UYUMLANDIĞIN KADARSIN
Yatağın içinde bir sola bir sağa dönüp duruyordu aklında ise eşinin uyumadan önce söylediği ‘’Yarın annemlere gideceğiz, abimlerde yurt dışından gelmiş haberin olsun.‘’ sözü dönüp duruyordu. İstemediği bir şeydi bu, tek tatil günü vardı onu da dinlenerek geçirmek istiyordu. Bunu eşine söylemeye çekinmişti çünkü ne zaman bir şeye karşı çıksa ‘’Hayır olmaz, ne gerek var?’’ dese eşi ‘’Yine başladın hiç uyumlanmıyorsun. Ne var sanki biraz güler yüz gösterip sohbetlere katılmaya çalışsan?’’ diye sitem ediyor ve daha sonra herkesin kendince haklı olduğu bir tartışmanın içinde buluyorlardı kendilerini.
“Nasıl uyumlanacağım? Uyum ne demek? Madem öyle onlar niye bana uyumlanmıyor?“ Düşünceleriyle uykuya dalmıştı…
Yeliz için harika bir Pazar sabahı sayılmazdı. Daha sabahtan,
akşamın stresini yaşamaya başlamıştı.
‘’Yüzümün gülmemesi bile uyumsuzlukmuş yahu, tek izin günüm haftanın yorgunluğu üstüne bir de sofra kur, çay servisi yap, misafir ağırla. Bir de yüzün gülsün. Ha bir de sohbete eşlik et, oldu canım, tüm bunlardan sonra kimin yüzü güler?’’ diye kendi kendini dolduruyordu ama farkında değildi. Sürekli kendinin haklı olduğu düşüncesi, kendi davranışlarını sanki olması gerekenmiş gibi görmesi eşinin ondan gerçekten ne istediğini ve neden istediğini anlamasını kaçırmasına neden oluyordu.
Son zamanlarda eşi ile yaşadığı tüm tartışmaların altında henüz anlayamadığı ama bir süreci yönetmenin birinci koşulu olan uyum meselesi yatıyordu. Sadece eşi ile de değildi bu yaşadığı sorunlar. Şöyle bir düşününce zihninde geçmişten anıların oynatıldığı beyaz bir perde açıldı.
Üniversite kazandı yurtta kalmak zorunda kaldı da oda arkadaşıyla koskoca bir odayı paylaşamaz oldu. Anlaşamayıp tek kişilik odaya geçti. Mezun oldu, işe girdi, iş arkadaşlarının her fikrine bir kulp taktığı için zamanla fikri sorulmaz bir kişi haline geldi ve bundan onları sorumlu tutup işi bıraktı. Ablası evlendi, çoluk çocuk sahibi oldu. Bir kere bile yeğenleriyle çocuk olup da oyun oynamadı. Köylerine gider yaşlı başlı kulağı zor duyan komşularla bile sizli bizli konuşur. Sesini duyurmak için bağırmazdı bile. Evet, perdeye yansıyan film giderek bir korku filmine dönüşüyor gibiydi, daha fazla devam edemedi ve filmini yarıda kesti.
İnsan kendisine bir
bakabilse…
Kendini mutfakta kahve cezvesinin başında tekrardan derin düşüncelere dalarken buldu. “Neden daha önce geçmişteki Yeliz’e bakmadım ki, neden bu sonuçlarla tekrar tekrar karşılaşmak benim dikkatimi çekmedi? Evet eşim haklıydı, ne olurdu sanki herkesin gülüp eğlendiği bir yerde yorgun olsam bile tebessüm etseydim, insanlarla hoş sohbet etmeye çalışsaydım. Ne olurdu sanki yeğenlerimle, çocukla çocuk olsaydım. Ne olurdu sanki babaannemin anılarını dinleyip de ona sorular sorsaydım, onunla onun dilinden sohbet etseydim.” diye düşünürken asıl probleme ulaşabildi.
“Meğerse zor olan kayınvalideme gitmek, eve misafirin gelmesi, yeni bir işe girmek, yeni bir eve taşınmak değilmiş işleri zorlaştıran uyumsuz olmakmış.”
“Eyvah! Taşırdım işte kahveyi.*
Taşan yalnızca kahve değil, düşünceleri de olmuştu. Geçmişe bakmak, oradan ders çıkarmak bugün ki hatasının çözümüne kavuşturmuştu onu.
Akşam olmadan bir şeylerin kafasına dank etmesine sevinip kendi kendine tebessüm etmeye başladı. Şimdi ise zihni ona bir yapılacaklar listesi açmıştı:
-
Yalnızca bu
akşam değil her süreçte kendi istediğimin değil orada benden istenilenin ve
ortamın gerektirdiğinin ne olduğu iyi kavramak
-
Düşünce ve
davranış arasında uyumu yakalayıp samimi olmak
- Karşıma çıkan problemlere ilk uyumlanan olmak…
İnsanı bu hayata ne kadar uyumlu olursa ilişkilerinde o kadar var olur.
Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur.
İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.
"Kim Kimdir", "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" Programları ile bu amaca katkı sağlar.
Deneyimsel Tasarım Öğretisinde anlatılan tüm bilgiler, gerçek bilgiler olup, tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.
***
Şu aralar yaşadıklarım kaleme alınmış... Ellerinize sağlık😊Yaşadığım problemin sebebini ve nasıl çözüleceğini bilmek güven veriyor.
YanıtlaSilTam da bugün uyumun önemini ve uyumsuz olmanın insana somutta ve soyutta ne kadar zarar verdiğini düşünürken karşıma çıkan yazı 😊
YanıtlaSilKaleminize sağlık hocam çok samimi ve faydalı bir yazı olmuş 🌸
Emeğinize sağlık🌸Uyumlandığında süreç bambaşka güzelleşiyor🌷
YanıtlaSilKaleminize sağlık hocam. Kendimden kesitler bulmam hiç zor olmadı.Neden o çocuklarla çocuk olup onlarla uyumlanamamak.. inşallah hayırda uyumlaniriz 💐
YanıtlaSilGüncelimizde olan uyumlanmama konusunu detaylarından tutup nasıl uyumlanabilirime çok güzel getirmişsiniz , emeğinize sağlık 🙏🏻
YanıtlaSilKaleminize sağlık, doğruya uyumlanabilenlerden olmak nasip olsun..
YanıtlaSilİlk uyumlanan kazanır. Kulağıma küpe olarak taktığım ve çok şükür daim faydasını gördüğüm bir söz.. Emeğinize sağlık
YanıtlaSil..
"İnsan bu hayatta ne kadar uyumlu olursa ilişkilerinde de o kadar var olur." Çoğu zaman istediğimiz şey aslında var olmak. Özellikle de ilişkilerde. Görülmediğimiz de başlamıyor mu asıl stres ve problemler?
YanıtlaSilİlişkilerde uyumlanan olmayı ne güzel ifade eden bir yazı olmuş. Elinize sağlık☺️
YanıtlaSilAh ah! Nasıl da önemli bir konu ve ne kadar hiç üzerimize almadığımız bir konu. Teşekkürler 🌿
YanıtlaSilTüm yaratılmışların en büyük unsuru… uyumluysan varsın, uyumsuzsan yok olmaya mahkumsun…
YanıtlaSilGüzel bir yazı olmuş, elinize sağlık. Farklı bir penceren bakınca olayların şekli değişiyor.
YanıtlaSilUyumlananlardan olmak dileğiyle...
Uyumlanınca zahmet gibi görülene başka bakmaya başlıyor insan.Faydalı bir paylaşım olmuş, emeğinize sağlık...
YanıtlaSilKaleminize sağlık hocam ne güzel bir yazıolmuş
YanıtlaSilDüşünce ve davranış arasında uyumu sağlamak... Kaleminize sağlık hocam 🎁
YanıtlaSiluyumlanabildiğimiz kadar varız... Ne doğru :) kaleminize sağlık...
YanıtlaSilKaleminize sağlık…
YanıtlaSilUyum... Doğada, hayatın içerisinde düzeni, birliği, huzuru sağlayan kilit nokta. Ne kadar kıymetli bilgiler, emeğinize sağlık. Doğru yerlere uyumlu oluruz İNŞALLAH
YanıtlaSilİnsan bazen ne kadar da bencil, hem ortama uyumlanmayıp hem de yaşadıklarından sitem ediyor. Olduğu yere uyum göstermeyen eninde sonunda oradan ayrışmaya mahkum oluyor. Gerçekleri hatırladık, teşekkürler
YanıtlaSilIyi ki de taşmış kahve😊
YanıtlaSilŞaka bir yana ...
İnsan uyumlanmayınca ne kadar zor ve tatsız bir hayata sahip oluyor...
Uyumlanmayı anlatan güzel bir yazı oldu, kaleminizi sağlık 🌸
YanıtlaSilBazen uyumlu olmayı acizlik gibi görüyoruz, fakat doğada bile çevresine uyumlu olan canlılar var olabiliyor
YanıtlaSilİnsan kendisine uyum sağlansın istiyor da ben de acaba biraz uyum sağlamalı mıyım diye sormuyor kendine:)
YanıtlaSilGeçmişine bakmak ve deneyimsellestirmek ne kadarda kıymetli
YanıtlaSilKaleminize sağlık.
YanıtlaSilUyumlanmadıkça insan anca kendini yoruyor, yıpratıyor. Güzel bir hatırlatma oldu teşekkürler
YanıtlaSilİnsanın hayatını zorlaştıran şey uyumsuz olması…
YanıtlaSil