HER SEVDİĞİ İNSANA İYİ GELİR Mİ?

 


HER SEVDİĞİ İNSANA İYİ GELİR Mİ?

Kim en sevdiği şeyleri sonsuza dek bırakmak ister ki...? Hiç kimse... Bir şeyi seviyorsa eğer hep onun yanında olmak, kaybetmemek, hatta bu nadir bir şeyse korumak ister herkes. Sevmediği, ilgisini çekmeyen şeylere karşı böyle bir tavrı olmaz kimsenin.

İstediği şeyler her zaman iyi gelir mi insana?

Emel için yemek yemek dünyanın en en en güzel şeyiydi. İyi ki yemek yemek diye bir şey vardı. Yoksa hayattan nasıl keyif alırdık ki? Sabah uyandıktan sonra eksiksiz bir kahvaltı, öğle paydosunda arkadaşlarla dünya mutfaklarından lezzet denemeleri, akşam yorgunluğu alacak nefis ev yemekleri, gün içinde kahve yanı atıştırmalıklar, akşam çayın yanına ufak kaçamaklar...


Yemek yemek dünyanın en güzel şeyiydi. Emel bir şeyler yemek söz konusuysa kilometrelerce yol gidebilir, bunun için hesapsızca parasını harcayabilir, gece uykusundan vazgeçebilirdi. Bununla da sınırlı değildi birisi yeme içme konusunda ona laf atacak olsa hemen cevabını vermekten çekinmezdi. Çünkü bu konu onun en sevdiği, en hassas olduğu konulardan bir tanesiydi. Artık annesi buzdolabının kapağının sabah akşam demeden açılıp kapanmasından şikayet etmeye başlamıştı. 


Gece herkes uykudayken mutfaktan gelen seslere ev halkı alışmıştı ancak artık tahammül edemez duruma gelmişti. İşyerinde işine konsantre olması için masasında mutlaka bir içecek ve atıştırmalık olması lazımdı. Ne yani zihnen yorulup enerji harcıyor açlıktan ölse miydi? Maaşının yarıdan fazlasını dışarıda farklı lezzetler denemeye harcıyorken evde ve işyerinde bu konu ile ilgili söylenenler onun umurunda bile değildi. Ancak daha genç yaşında ortalama üstü bir kilosu vardı ve daha şimdiden şeker hastalığı, nefes darlığı da cabasıydı

Doktorlar, diyetisyenler acilen kilo vermesi, sınırsız yemek yeme işine son vermesi için onu ne kadar uyardıysa da fayda vermiyordu. Gece yemek yediği için sabahları uyanmakta zorlanıyordu, işine geç kalmasına artık herkes alışmıştı. Sırf yemek söz konusu olunca randevularını unuttuğu zamanlar olurdu. Ona göre o çok haklıydı ve insanlar onu anlamıyordu. Yemek bağımlısıydı işte, neden insanlar halden anlamazlardı ki?





İnsan bir konuda zafiyeti arttığında başkalarının bunu anlamasının mümkün olmadığını düşünür

Her kim olursa olsun sevdiği şeylerde aşırılığa gittiğinde o konuda düşkünleşir ve başkalarından farklı bir bakış açısına sahip olur. Bu şuna benzer, her anne için çocuğu çok farklı ve özeldir. O anne dışında kimse aynı açıdan bakamaz o çocuğa, onun gibi anlayışlı da olamaz. Annesi çocuğunu tüm yaramazlıklarına rağmen koşulsuz sevmeye devam edebilir, haksız olduğu yerlerde dahi ona kıyamaz ve korumak ister. İşte insanın düşkünleştiği her şeyde bu durum söz konusudur ve insan düşkünleşmeye başladığında fayda veren bir şey dahi zarar vermeye başlar.




Aşırıya kaçtığında fayda veren şeyler zarar vermeye başlar

Emel'in yemekle arasındaki ilişki tam olarak böyle bir ilişkiydi. Öyle düşkündü ki yemeğe İşe geç kalmış, kiloları yüzünden birisi onu beğenmemiş, sağlık problemleri baş göstermiş, normal mağazalardan artık giyinmeyip özel dikim kıyafetler giymek zorunda kalmış umurunda değildi. Hepi topu bir yemeğim var, hiçbir zararlı alışkanlığım yok diye düşünüyordu. Oysa zarar sadece "zararlı" denilen şeylerle mi olur? Hayır... Hayatımızı olumsuz etkilemeye başladıysa her şey zararlı kategorisine girmeye adaydır. Bu nedenle hayatımızı dizayn ederken hiçbir şeyin zarar verecek ölçüde merkeze oturamaması gerektiği unutulmamalıdır.


Peki bizim hayatımızdaHiç kötü alışkanlığım yok sadece sevdiğim şu var.” diyerek masum gördüğümüz şeyler neler olabilir… Verdiği zarar faydasını geçmişse tekrar gözden geçirmenin vakti gelmiş olabilir…



***

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur. 

İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.

"Kim Kimdir", "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" Programları ile bu amaca katkı sağlar.

Deneyimsel Tasarım Öğretisinde anlatılan tüm bilgiler, gerçek bilgiler olup, tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.

***

5 yorum:

  1. Aşırılaşan her şey bir noktadan sonra zarar verir ne kadar da gerçek, kaleminize sağlık...

    YanıtlaSil
  2. Kıvamın önemini anlatan bu yazı için teşekkür ederiz… 💕

    YanıtlaSil
  3. emeğinize sağlık...

    YanıtlaSil
  4. İnsan için en iyi olam toplamda ona fayda verendir..

    YanıtlaSil
  5. Fayda vermeyen her şey zarar verir. Sakınamadığımızda da bizde oluşturduğu haklılık hissiyle hayatımızdaki her şey bozulmaya başlar. Bedenimiz, sağlığımız, iletişim ve ilişkilerimiz, her şey…
    Çooook güzel bir yazı olmuş, kaleminize sağlık hocam 🌸

    YanıtlaSil