Bahçedeki Yabani Otlar

Verim

Bahçedeki Yabani Otlar

Selma, mutfak tezgahına yaslanmış, ellerinde topraklı eldivenlerini unutmuş, üzüntüyle bahçeye açılan pencereden dışarıyı seyrediyordu. Sabahın ilk ışıklarında uyanmış, herkes uyurken usulca üzerini giyinmiş, çok sevdiği bahçesine kendini atmıştı. Ne hayallerle almışlardı o evi…

Annesinden kalma bir hevesti bahçede kendi sebzesini, meyvesini yetiştirmek. Domates, salatalık, biber, marul, kabak… Hepsini ayrı ayrı düşünmüştü. Çocukluğunda tüm ihtiyaçlarını annesinin bahçesinden karşılarlardı. Annesi toprakla özenle ilgilenir, tohumlarını tek tek diker, suyunu hiç eksik etmezdi… Kendisi de ne öğrendiyse onu uygulama niyetiyle, bu bahçeli evi alabilmek için eşini ikna etmişti. 

O gün bugündür hayatının odak noktası olmuştu bu bahçe. Toprağı havalandırıyor, tohumları farklı yöntemlerle dikiyordu. Son moda sulama teknolojisinden bile alıp yerleştirmişti. Isı yeterli mi, güneş ışığını tam alabiliyorlar mı, detay detay takip ediyordu… 

Ancak yine de istediği verimi bir türlü alamıyordu. Annesinin bahçesiyle kıyasladığında kendi bitkileri cansızdı, toprağı ise kuruydu… Toprağa ne verirsen onu alırsın demişlerdi halbuki. Verdiklerine karşılık aldığına baktığında, canı sıkılıyordu… 

İşte tam da o sabah anlamıştı problemin nerede olduğunu… Bitkilerin aralarında biten, ottur diye hiç ellemediği, hatta bahçeyi doldurduğu için de gözüne güzel gözüken o çalıların, yabani otlar olduğunu fark etmişti. Annesi bu konuda uyarmamış, kendisi de daha önce hiç duymamıştı...

Oysa bahçecinin korkulu rüyasıdır yabani otlar. Aynı bölgede yetişen faydalı bitkilerin ışığına engel, su ve besinine ise ortak olur. Vitamini, minerali çekilen toprak kurur, çoraklaşır… Zehirli böceklere ev sahipliği yapar, bahçenin bağışıklığını düşürür ve hastalıkların oluşmasına sebebiyet verir… Bahçe sahibi ne kadar uğraşsa da yabani otlardan kurtulmadan bahçesini güçlendiremez, güzelleştiremez, istediği verimi alamaz… 

Bu sebeple, her bahçe toprağından verim alınabilmesi için, yabani otlarından arındırılmaya muhtaçtır. Tıpkı her insanın ona zarar veren, geri düşüren, yücelmesini ve toparlanmasını engelleyen davranışlarından, alışkanlıklarından arınmaya muhtaç olduğu gibi… 

Verim

Her insanın ortak amacı, mutlu ve başarılı bir yaşam sürmektir. İnsan, tüm çaba ve mücadelesini bu uğurda verir. Kimi insan iş hayatında, kimisi aile hayatında, kimi de bireysel yaşantısında; dününden daha iyi, daha güçlü, daha huzurlu olabilmek için uğraşır. Daha düzenli olmaya çalışan bir eleman, daha güler yüzlü olmaya çalışan bir anne, sabahları erken kalkmaya çalışan bir öğrenci… Her biri, bir hedef uğruna hareketi başlatır ve emek sarf eder. 

Ancak, hedefe doğru hareketi başlatan her insan varış noktasını göremez. İlerlemesine engel olan davranışlarını hesaba çekmeyi ihmal edenler, bahçedeki yabani otlar misali, emeklerini ziyan eder, yolu uzatır ve zorlaştırırlar…

Peki, neye benzer insanın yoluna engel olan bu davranışlar? 

Kimisi için yapılması gereken bir işi ertelemek Bazen o işin zorluğu gözünde büyüdüğünde, bazense keyif veren başka bir uğraştan kopamadığında, insan hareketi başlatamaz. “Yarın kesin halledeceğim!” diye oyalanır durur. Hayatında onu yüceltecek isteklerinin, kararlarının bereketini kaçırır… 

Kimisi için ise vazgeçemediği tüketimlerdir… Arkadaşlarıyla geçirdiği vakit, televizyon karşısında izlenen diziler, ihtiyacından fazla uyumak, yemek, harcamak… Tüketimi üretiminin üzerinde kaldığı her an, insan hayatında ilerlemeyi durdurur. 

Bazen de insan, kendisini sürekli başkalarıyla kıyasladığında geride kalır. Ondan daha iyi not alan, daha çok kazanan, eşi daha büyük hediye alan, çocukları daha iyi okullara giden insanların sonuçlarına bakar. Ve elindekinden şüpheye düşer… Oysa kıymetli olan, insanın kendi dününe göre ilerlemiş olmasıdır. Bu gerçeği kaçıran, kendi hedefine konsantre olamaz, hızını yavaşlatır… 

Kimisi içinse sonuç odaklılık, istediği sonuçları elde edemeyince de şikayet etmektir ‘yoldaki engel’. Ödenen bedellerin bir bir ziyan olmasına sebep olur, insanın hırsı. Alınacak sonuçları erteletir, şikayet ettikçe daha çok engelin çıkmasına sebebiyet verir. Sonuçlara odaklanan kişi, sebeplerden yavaş yavaş yüz çevirir. “Neden olmuyor?!” diye söylenirken, “E nasıl olsun?” denilecek hale gelir… 

Verim

Her bahçede farklı farklı yabani otlar olabileceği gibi, her insanın hayatında da farklı farklıdır gelişimine engel olan, hatalı davranışlar… Yapılması gereken; öncelikle hayatını, alışkanlıklarını hesaba çekmektir… Bize hangileri zarar veriyor olabilir? İki adım ileri, bir adım geri gitmemize sebep olan şeyler nelerdir? 

  • Bugüne kadar olumsuzlukla sonuçlanan süreçleri tekrar değerlendirsek; nerelerde doğru, nerelerde yanlış yapmıştık… 
  • Bizi geri düşüren, başarımızı engelleyen hatalarımız neler olabilir? 
  • Günlük rutinlerimizde farkında olmadığımız, ancak bereketimizi kaçıran davranışlarımızın olması mümkün mü?
  • Konuştuklarımız, dillendirdiklerimiz bize zarar veriyor olabilir mi? Henüz gerçekleşmemişken, “Kesin olacak!” dediklerimiz… Olmadığı zaman şikayetlerimiz… Sürecin içerisinde, olumlu sonuçlarda, “Ben yaptım!” demelerimiz… 
  • Hayatımızda tüketim mi lider, üretim mi? Bayrağı hangisi taşıyor? İhtiyacımız olmayan tüketimlerimizi gözden geçirsek, israfın izlerini nerelerde bulabiliriz? Cüzdanımızda mı, saatimizde mi, dolabımızda mı, uykumuzda mı, yoksa ömrümüzün tamamında mı?
  • Kendimizi kiminle kıyaslıyoruz? Kıyaslarımız sonuçlara yönelik mi, yoksa sebeplere, bedellere yönelik mi? Bize model olacak başarılı kişileri mi kıyas alıyoruz, yoksa başarısız hissettirecek olumlu sonuçları mı baz alıyoruz? 

Nasıl ki bahçede öncelikle köklenmiş otlar değil, zayıf, cılız olanlar ayıklanır, insan da en somut, düzeltilmesi en kolay olan davranışları hayatından ayıklamakla başlamalıdır… Yavaş yavaş, adım adım… Böylelikle gittikçe temizlenen, canlanan bir bahçe gibi, insanın hayatı da aydınlanır, can bulur, bereketlenir… 

***

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur.

İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.

"Kim Kimdir", "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" Programları ile bu amaca katkı sağlar.

Deneyimsel Tasarım Öğretisinde anlatılan tüm bilgiler, gerçek bilgiler olup, tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.

***






25 yorum:

  1. Başkalarıyla kıyaslamak değil de, kendimizi kendi dünümüzle kıyaslamak doğru olan. Dünüme göre üretimim arttıysa ve tüketimin azaldıysa bu on numara beş yıldızdır.

    YanıtlaSil
  2. Keşke bu yabancı otları görebilsek teşekkürler

    YanıtlaSil
  3. Ne güzel tespitler emeğinize sağlık. Kaçak çuvalın üstünde değil, çuvalın dibindeki delik gerçekten...önemsemediğimiz normalleştirdiğimiz yanlışları ayıklamakla başlamalı ve hemen ve küçümsemeden...

    YanıtlaSil
  4. Elinize sağlık. Çok güzel bir benzetme olmuş. Gerçekten hayatımda hangi yabani otların kök salmasına müsade ettim ? Hangisini önemsemedim, görmezden geldim, küçük ve basit gördüm. Hangi küçük tüketimim büyük maliyetlere sebep oldu? Hangi davranışım beni yolumdan alı koydu ya sa yavaşlattı?🤔
    Çok teşekkürler 🌸

    YanıtlaSil
  5. Bereketimizi kaçıran maddeler ne güzel sıralanmış. Şimdiiiii hesaba çekme zamanı inşAllah 🙏🏻

    YanıtlaSil
  6. Kovaya su dolduruyorsun ama bir türlü dolmuyor. Çünkü altında delik var. İşte onun gibi bu yazıda 🌺 Elinize sağlık

    YanıtlaSil
  7. Ertelemek,
    Tüketim > Üretim,
    Sonuçlarda kıyas yapmak,
    Sonuç odaklılık,
    Şikayet etmek…

    Farkındalık uyandıran bu yazı için teşekkürler 🎉

    YanıtlaSil
  8. Ne kadar güzel noktalara değinilmiş ellerinize sağlık

    YanıtlaSil
  9. Insanın yolundaki engelleri ne güzel anlatmışsınız...teşekkürler 🌸

    YanıtlaSil
  10. İnsanın engeli kendi yapıp ettiklerinde… o engellerin de neler olduğunu anlatan çok güzel bir yazı olmuş. Kaleminize sağlık🌼

    YanıtlaSil
  11. Yaa gerçekten Hayatımızdaki otlar… Ne kadar güzel bir ilişkilendirme ve aktarım olmuş… zamanla insan normalleştirip otlarla yaşamayı bile öğreniyor.. Olan kendimize oluyor..

    YanıtlaSil
  12. Neden olmuyor ki dediğimiz süreçler için,kendimize sormamız gereken doğru soruların yer aldığı , başucu olabilecek bir yazı🍀

    YanıtlaSil
  13. Ellerinize sağlık 🌿

    YanıtlaSil
  14. Emeğinize sağlık.

    YanıtlaSil
  15. Emeklerinize saglik

    YanıtlaSil
  16. Yavaş yavaş, adım adım… Yeter ki yola çık ve azmet, gerisi gelecektir.

    YanıtlaSil
  17. Çok güzel ve anlamlı. Herşey net ama uğraşmak gerek

    YanıtlaSil
  18. Ne güzel yazılar var bu blogda

    YanıtlaSil
  19. ne kadar güzel bir benzetme ile, ne kadar net bir anlatım, elinize sağlık, farkındalık uyandıran ne güzel bir yazı olmuş..

    YanıtlaSil
  20. İki adım ileri, bir adım geri gitmemize sebep olan şeyler nelerdir?
    Çok güzel sorular çok güzel stratejiler teşekkürler kaleminize sağlık 🌺

    YanıtlaSil
  21. Kaleminize saglik 🌸

    YanıtlaSil
  22. Çok güzel bir yazı olmuş elinize sağlık 💜

    YanıtlaSil
  23. Ertele ertele nereye kadar… ben alarmı ertelersen bile neler oluyor hayatta? Kim bilir neleri kaçırıyorum? Kim bilir neleri büyütüyorum? Ne güzel ilişkilendirilmiş, ne güzel örneklendirilebilir ne güzel anlatılmış

    Teşekkürler

    YanıtlaSil
  24. Hayatımızda tüketim mi lider yoksa üretim mi? Çok faydalı bir yazı teşekkür ederim emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
  25. Yabani ot metaforu çok güzeldi

    YanıtlaSil