Beni Duyuyor musun?
“Nazan! Çabuk odanı topla, misafir geliyor… Bak, şaka değil, duydun mu?”
“Nazan! Yine etraf darmadağın! Ya, insan hiç mi rahatsız olmaz yaa... Hiç mi ya!”
“Nazan! Sana diyorum… Ya kime diyorum, duymuyor musun?”
“Sen niye duymuyorsun beni ya? Annenim ben senin, annen!”
“Nazan bak, sabrımın sınırlarına geldim… Bu yaşta elimden bir kaza çıkacak, bak!”
----------------------------------------------------------
“Aslı, Aslı, Aslıııı… Yine mi telefondasın? Ya bu kadar mı bir insan bir telefona yapışır. Sanki bir uzvu olmuş, ayrılamıyor şu telefondan... İnsan konuşur ve bitirir. Yok, bitmiyor bu kızın konuşması da, telefon yazışması da... Ne konuşuluyor bu kadar, bilmiyorum. Anlaşılır gibi değil.”
“Aslıcığım, bak, yemek yiyoruz. Şu telefonu al masadan. Yemekte olmasın bari. Aslıııı. Duydun mu?”
---------------------------------------------------------
“Arda, kaç saattir bu oyunun başındasın? Oğlum yeter ya. Bak hiç sağlıklı değil bu durum. Duydun mu? Yok artık öyle saatlerce oyun oynamak falan bundan sonra. Notların ne hale geldi, yüzün gözün soldu. Tamam mı? Yok artık bu kadar uzun oyun. İznim yok, tamam mı?”
Arda! Ben sana demedim mi bu oyun artık bu kadar oynanmayacak diye? Kime konuşuyorum ben?
Arda bak atacağım bu bilgisayarı artık, senin halin hal değil.
Duydun mu beni? Ciddiyim bak..
------------------------------------------------------------
Ya cevaplar;
“Tamam anne ya… Tamam. Anladık!”
“Anne abartma…”
“Anne sıkılmıyor musun ya, aynı şeyleri, böyle sürekli…”
“Ben de senden bıktım. Bir rahat verin ya bu evde...”
“Öffff! Yine başlıyor…”
“Sen bana karışamazsın, ben koca bir insanım, bilmem farkında mısın ama?”
Hepimize tanıdık gelen diyaloglar...
Peki..
Neden bir annenin sesi, evladına ulaşmaz?
Neden en yakınındakiyle ilişkisi bu noktalara ulaşır?
Neden bir insan işe yaramayan bir davranışı, sayısız kere tekrar eder ve sonunda yorgun düşer? Sonrasında kalbi kırılır ve çaresiz kalır.
İletişim, nasıl bu kadar etkisiz hale gelir?
Neden insan aynı şeyleri yapıp sonuç alamamasına rağmen o davranışı değiştirmeyi düşünmez ve aynı davranışı tekrar eder durur?
İnsanoğlu yanılır...
Deneyimsel Tasarım Öğretisi der ki; “Sebeplerini değiştirmediğiniz şeyin, sonucuna müdahale edemezsiniz.”
Herkesin hayatta karşılaştığı problemler vardır. Sorun, karşılaştığı problemler değil; insanın yaşadığı olumsuz sonuçlara takılıp, aynı davranışları sergileyerek o sonuçları değiştirmeye çalışmasıdır. Sonuçlar, sadece onları oluşturan sebepler değiştiği zaman değişirler. Ama insan sonuçtan kurtulmayı öyle çok ister ki sebepleri değiştirmek aklına gelmez. O yüzden aynı davranışları tekrar eder durur. Konuşur da konuşur, söyler de söyler.
İnsanın değiştirmek istediği her türlü sonuçta, sebeplere odaklanması gerekir.
- Daha iyi ders notları alabilmek için...
- Daha sağlıklı bir bedene sahip olmak için...
- Güne daha zinde uyanmak için...
- Eşinin ailesiyle ilişkisinde bir denge oturtmak için...
- Takım arkadaşlarıyla yaşadığı sorunları çözebilmek için...
- Ya da borçlarını bitirebilmek için...
İnsanın kendine "Ne yapabilirim, hangi sebepleri oluşturabilirim, değiştirmen gereken davranış kalıbım ne olabilir? Bu soruya nasıl cevap vermem gerekir? gibi sorular sorması gerekirken...
Aynı şekilde davranarak sonuçların değişmesini bekler...
- Bir şeyi 40 kere söyleyerek...
- Aynı şekilde beslenerek...
- “Ben böyleyim beğenmeyen kendi bilir.” diyerek...
- Sürekli iş değiştirerek...
- Yıllar boyu aynı şekilde harcayıp borcu borçla ödeyerek...
Oysa insanın önemsemesi, dikkate alması, bilinç vermesi, üzerinde düşünmesi gereken şey sebepleridir. İletişim tarzı, yetiştirme tarzı beslenme tarzı, harcama tarzı... Nasıl gerçeğe uyumlu olabilir? Çünkü o zaman hayatında karşılaştığı sonuçlar değişir, problemlerin altında ezilmekten kurtulur ve problemlerine yön verebilir hale gelir.
Deneyimsel tasarım öğretisi der ki; Gerçek kimdeyse o üstündür.
***
Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur.
İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.
"Kim Kimdir", "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" Programları ile bu amaca katkı sağlar.
Deneyimsel Tasarım Öğretisinde anlatılan tüm bilgiler, gerçek bilgiler olup, tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.
***
Gerçek kimdeyse o üstündür :) Kaleminize sağlık
YanıtlaSilAynı davranıp farklı sonuçlar beklemek, kısır bir döngü, emeğinize sağlık
YanıtlaSilKaleminize sağlık 💖
YanıtlaSil“Sebeplerini değiştirmediğiniz şeyin, sonucuna müdahale edemezsiniz.” İnsan ise sonuca takıldığından sebebi değiştirmek bir türlü aklına gelmez, hayatta oyalanıp durur… güzel yazı için teşekkürler🌼
YanıtlaSilGüzel yazıydı herkes kendine sormalı ilişkilerde nasıl davrandığını çözümü daha kolay ve güzel sağlıklı huzurlu mutlu ve güvenli ilişkiler dileğiyle
YanıtlaSilEvi tren rayının yanında olan insan bir süre sonra tren sesine duyarsızlaşır.
YanıtlaSilİletişim ustası ne zaman nerde ne kadar konuşacağını bilen kişidir.
"Ne yapabilirim, hangi sebepleri oluşturabilirim, değiştirmem gereken davranış kalıbım ne olabilir?
YanıtlaSilİnsan doğru soruyu soramadığında cevabı da yanlış oluyor.
Ne güzel bilinç açıcı sorular teşekkürler kaleminize sağlık 🌺
Güzel bir yazı. Elinize sağlık
YanıtlaSilEmeğinize sağlık
YanıtlaSil"Sonuçlar, ancak sebepler değiştiğinde değişir" ne kadar çarpıcı, hayatın içinden ama duygular yoğunken fark edilemeyen bir cümle. Çok teşekkürler
YanıtlaSilEmeğinize sağlık🌺
YanıtlaSilGüzel bir yazı kaleminize sağlık. Aynı şeyler yaparak farklı sonuçlar beklemek... Bu davranış biçimi insanoğlunun en büyük aptallığı
YanıtlaSilSebepler değişmeden sonuçlar değişmez…kaleminize dağlık✍️
YanıtlaSil