Çorak Tarladan Işıltılı Caddeye

Değişim

Çorak Tarladan Işıltılı Caddeye

Balkonda, sandalyesine oturmuş yeşil çayını yudumluyor, bir yandan da dışarıyı izliyordu. Baktığı manzara, hayatını, gözlerinin önünden film şeridi gibi geçirdi bir anda…

Mahallesi…

Sokağı…

Yaşantısı…

Arkadaşları…

Merakları…

Bildikleri…

Çözdüğü problemler…

Kısacası her şey, çok ama çok değişmişti.

Beş yıl önce bu eve taşındıklarında, aynı balkonun manzarası çorak bir tarlaydı. Çocukların bisikletleriyle tozuttuğu, top oynadığı yer şimdi ışıl ışıl bir caddeye dönüşmüştü. Cadde, sağlı sollu ağaçlarla bezenmişti. O ağaçların dibindeki süs bitkileri insanın içini açıyordu.

O zamanlar hiç aklına gelmezdi, o toprak yığınının bu hale geleceği… Belediye çalışmaya başladığında “Ooo çok iş var. Kim bilir ne zamana toparlanır buralar?” dediğini hatırlıyordu. O zamanlar, ne zor görünüyordu o dönüşüm. Kepçeler girecek, o tarla düzleştirilecek, asfaltı, kaldırımı, peyzajı derken çok uzun süreceğe benziyordu.  Ama sonuç, çok güzel olmuştu. Değişim zahmetliydi ama değiyordu…

Değişim

Hayatı da farklı olmamıştı Elif’in. O eve taşındıkları günlerde bir arkadaşı ona bugünleri anlatmış olsa; “Hayal dünyan çok gelişmiş.” Deyip, onu fazla iyimser bulabilirdi. Çünkü çok zor günler geçiriyordu. Evliliği bitmiş, eski eşiyle ortak kurdukları şirket iflas etmiş ve yığınla borç Elif’in üzerine kalmıştı. Borçlarını ödemek için, yıllardır oturduğu, babasından kalan dubleks evi satmış, şehrin yeni yerleşim bölgesinde bir ev kiralamıştı. Ve bu ev standartlarının çok altındaydı. 

Neye üzüleceğini, neyi düşüneceğini bilemiyordu. Yaşadıkları onu öyle yıpratmıştı ki…

  • Çocukların okulu…
  • Ödemeler…
  • Ev işleri…
  • Bu düzene nasıl alışacağı…
  • Nasıl ayakta kalacağı…

Her şey öyle zor görünüyordu ki. “Nasıl toparlanacağım?” diyordu durmadan. Sadece maddi olarak değil, manevi olarak da yalnız hissediyordu Elif. Annesini çok küçük yaştayken, babasını ise birkaç yıl önce kaybetmişti. Evinden çıkmayan, her dakika beraber olduğu arkadaşları iflas haberleri yayılmaya başlayınca ayaklarını kesmişler, bir bir uzaklaşmışlardı. Sanki hayatının altı üstüne gelmiş hiçbir şey düzelmeyecek gibi görünüyordu. Tüm neşesini kaybetmiş; bezgin, bıkkın ve solgun bir hali vardı.

Küçüklüğünden beri; baskıyla karşılaşınca, üzülünce, işler ters gidince aklına uyumak gelir, yataktan çıkmak istemezdi. O dönemde de yine, günlerce uyumak istiyordu…  Uyusa, uyusa, uyusa ve bir gün uyandığında her şey düzelmiş olsaydı.  Ya da filmlerdeki gibi, sihirli bir değnek değse ve her şey geride kalsaydı. Bunun imkansız olduğunu biliyor ama çok canı yanıyordu. Kendini zorlayarak da olsa yataktan kalkıp, evi düzenlemeye çalışıyordu. Yaz yeni başlıyordu. Eski yaz tatillerini düşünürken, bu yazı nasıl geçireceğini hiç kestiremiyordu. Yılda en az iki kez sahile gider, Akdeniz’in en güzel koylarında tatil yaparlardı.  Düşündükçe canı acıyor ve yataktan kalkmayı daha da istemez hale geliyordu.

Değişim

Üzerindeki pikeyi istemeyerek de olsa açtı ve çocukların odasına doğru yöneldi. Her gün birkaç koli açıyor, yeni evine yavaş yavaş yerleşiyordu. “Oyalanma, devam et.”  dedi içinden. Açtığı kolilerden birinin içinden, yıllar önce katıldığı “Başarı Psikolojisi” programında not aldığı defter çıktı. Defteri görünce, aklına birden, derse gittiği akademinin sokağındaki hanımeli kokusu geldi.  Yine yaz başıydı… Şirketi yeni kurmuşlardı. İş seyahatleri, düğünler, arkadaş organizasyonları derken derslerin çoğunu kaçırmış, sonra da tamamlamaya fırsat bulamamıştı.

Defteri açtığında dikkatini ilk çeken şey tarih olmuştu. Tarih 7 yıl önce bugündü… “Tesadüfe bak.” dedi içinden. Sonrasında okuduğu ilk cümle, yüzüne tokat gibi çarptı.

“İnsanlar değişmek ve toparlanmak isterler. Ancak o değişimin bedelini ödeyenler, bunu başarabilirler.” yazıyordu defterinde. O gün de ilgisini çekmiş olacak ki; tekrar tekrar altını çizmişti.

Bir an düşündü ve okumaya devam etti. Çok not alamamıştı ama okudukça yeni detaylar görüyordu.

  • Hayat kalitesini artırmanın yolları, 
  • Yeni bir sürecin insandan beklediği tepkiler, 
  • Bereketi artırma stratejileri ,
  • Pozitif yaşam becerileri ve 
  • Borç ödeme yasaları…

Sanki, o zaman, o programa bugünler için gitmiş ve bugünler için not almıştı. Defterin başında programı veren hocasının numarası yazıyordu. Titreyen elleriyle telefonunu aldı. Ne diyeceğini de bilmiyordu ama neye ihtiyacı olduğundan çok emindi. Ve o telefonla dönüşümü başladı. En yakın zamanda başlayacak olan program için kayıt olmak istediğini söyledi Elif. 

Artık sabahları erken kalkıyor, çocukları için akşam yemeğini hazırlıyor, işe gidiyor işten çıkıp derslere katılıyordu. Ve uzun süredir hiç olmadığı kadar iyi hissediyordu. Bir yandan hatalarıyla yüzleşip canı yansa da; diğer yandan her dersten yepyeni kararlar, yeni hedeflerle çıkıyordu. Borçlarını ödemek, parasının bereketini artırmak, mutlu olmak için ne yapması gerektiğini, hayatında nelerin öncelikli olması gerektiğini öğrenmişti artık. 

Hayatın gerçeklerini duydukça canlılığı, motivasyonu, umudu, yaşam sevinci artıyor ve bu tüm ilişkilerine yansıyordu. 

Bu dönüşüm, imkansız gibi görünse de Elif günden güne iyileşiyor, yaralarını sarıp ve güçleniyordu. Tabi ki zorlanıyor ve yoruluyordu. “Kas ağrısı, vicdan ağrısından iyidir, dinlenirsin geçer.” demişti hocası derste. Her yorulduğunda bu cümleyi hatırlıyordu ve işe koyulmaya devam ediyordu. Neredeyse hiç durmuyor, arı gibi çalışıyordu. Çünkü Elif, artık nerede yorulacağını biliyordu. 

Hedefleri, dönüşmek istediği bir insan, yaşamını ulaştırmak istediği bir kalite vardı. Eskiden de tüketimde kaliteyi severdi ama kaliteyi dert ettiği konular değişmişti…

O günden bugüne sadece birkaç yıl geçmiş olsa da, hayatındaki değişim inanılmazdı. Aynı o çorak tarla gibi hayatına da şenlik, neşe gelmişti. Yorulmuştu ama bu yorgunluğun bir anlamı vardı.

Anlamlı yorgunluklar yaşamanız dileğiyle…

***

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur. 

İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.

"Kim Kimdir", "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" Programları ile bu amaca katkı sağlar.

Deneyimsel Tasarım Öğretisinde anlatılan tüm bilgiler, gerçek bilgiler olup, tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.

***




60 yorum:

  1. “Kas ağrısı, vicdan ağrısından iyidir, dinlenirsin geçer.” ne kadar gerçek bir yazı. Emeklerinize sağlık.

    YanıtlaSil
  2. Kalemine sağlık. Çok akıcıydı

    YanıtlaSil
  3. “İnsanlar değişmek ve toparlanmak isterler. Ancak o değişimin bedelini ödeyenler, bunu başarabilirler.”
    Bedelinden kaçmayan, gerçeğe bedel ödeyenlerden olabilmek dileğiyle…
    Emeğinize sağlık, çok güzel ve faydalı bir yazı olmuş yine🌸

    YanıtlaSil
  4. 👏Anlamlı yorgunluklar yaşamak dileğiyle. Emeğinize sağlık 🍁

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. "Anlamlı yorgunluklar" yaşamak ne kadar önemli... Hayatta öyle yada böyle yorulacağım ama nerede, ne için yorulacağım?

      Sil
  5. Hedefe ulaşmak için o bedeli ödeyenler hayatta başarılı olur… kaleminize sağlık🌿

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O bedeli gönülden, razı olarak ödemek dileğiyle 🍁

      Sil
  6. İlknur Yilmaz02 Eylül, 2022 22:13

    Çorak bir tarla iken yeşeren neşeli bir yere dönüşmek için anlamlı yorgunluklarla sebep oluşturmak ne kadar kıymetli. Hatırlattığıniz için teşekkürler 💐

    YanıtlaSil
  7. İnsan toparlanmayı aklına koyunca, hayat karşısına bir işaret çıkarıyor bir şekilde...

    YanıtlaSil
  8. İnsan zaten her ne yaparsa yapsın yoruluyor ama bu yorgunluğu da anlamlı hale getirmek ne kadar kıymetli..

    YanıtlaSil
  9. Neslihan Dindar02 Eylül, 2022 22:34

    “İnsanlar değişmek ve toparlanmak isterler. Ancak o değişimin bedelini ödeyenler, bunu başarabilirler.” değişim için gereken o bedeli ödeyenlerden olmak ümidiyle... ellerinize sağlık🌻

    YanıtlaSil
  10. “Kas ağrısı, vicdan ağrısından iyidir, dinlenirsin geçer.” doğru bedellerle haklı kas ağrıları yaşamak.

    YanıtlaSil
  11. Yorgunluğun anlamının olması...
    Güzel bir yazı olmuş elinize sağlık...

    YanıtlaSil
  12. Elinize yüreğinize sağlık. Ne güzel bir farkındalık ve dönüşüm öyküsü…

    YanıtlaSil
  13. “Kas ağrısı, vicdan ağrısından iyidir, dinlenirsin geçer.” ne güzel bir cümle☘️ Teşekkürler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dedem derdi ki gönül yorgunluğu olmasın, fiziksel yorgunluk geçer. Ne kadar haklıymış. ALLAH rahmet eylesin.

      Sil
  14. Hayatta mutlaka yorulacağız. İyi ve güzel işler yapıp level atlarken mi? Yanlış işler yapıp aşağıya düşerlen mi? Hangisini seçeceğiz? Çok güzel bir klavuz olmuş. Kaleminize sağlık🌺

    YanıtlaSil
  15. Bu dönüşümü umarım hepimiz yaşarız...
    Anlamsız yorgunluklardan anlamlı yorgunluklara...
    Kaliteli tüketimden önce kaliteli üretime, kaliteli ilişki kurma becerilerine önem vermek... Kendi yapacaklarına odaklanabilmek, karşıya değil... Hayatlarımız gereksiz beklenti oluşturup gereksiz eleştirilmek yada eleştirmekle geçiyor... Değişmenin vakti çoktan geldi!
    Yazı beni nerelere götürdü... Bu güzel ve faydalı yazı için çok teşekkür ederim...

    YanıtlaSil
  16. Deneyimsel öğreti eğitimlerinin insana kattığı sayamayacağım kadar çok şey var, ama en başta ki nedir diye sorsalar; insanın bilincini açar diyebilirim..
    insanlar değişmek isterler ama sadece o bedeli ödemeyi göze alanlar dönüşüm yaşarlar. 🌸🌸

    YanıtlaSil
  17. Bazen hayatımızda karanlıkta hissederiz ve el fenerine ihtiyaç olur.İşte DTÖ bu fener gibi. Elif'in dönemine benzer bir süreç yaşamıştım ve DTÖ benim de hayatımda dönüşüm gerçekleştirme sebeptir. Herkesin hayatına DTÖ değmeli...Kaleminize sağlık

    YanıtlaSil
  18. Selma Kazancı03 Eylül, 2022 08:37

    İnsan rahata çok çabuk alışan bir canlı ama üretmedende mutlu olamayan bir canlı hayatımıza şekil vermenin mutlu olmanın ve vicdan ağrısı çekmemenin yolu üretmekten ve bedelden geçiyor , ama başı zor biraz acılı ama sonrası sürekli haz ve bunun lezzetini alan insanda mutlu insan 🥰yüreğinize emeğinize sağlık hocam 🤲🤗💕🌸

    YanıtlaSil
  19. Teknolojinin ilerlemesi ile kişinin dış görünüşünü değiştirmek mümkün hale geldi ancak dönüşüm o kadar kolay bir süreç değil bu yüzden yasa ihtiyac var.

    YanıtlaSil
  20. Yeniden başlamak isteyen lere itafen çok güzel olmuş.

    YanıtlaSil
  21. Herkes değişmek ister ama dönüşmek bambaşka bir şeydir. Dönüşmek ulaşmak istediğimiz yere varmak demektir. Siz de eğer hayatınızda gerçekten dününüzden daha iyi biri olmak istiyorsanız duyduklarımızı uygulamamız gerek. Kaleminize sağlık🌿

    YanıtlaSil
  22. Anlamlı yorgunluğun tebessümü de başka bereketi de başka.. o idrakle yeniden kalkabilmek ümidiyle... kaleminize sağlık..

    YanıtlaSil
  23. İnsanlar değişmek ve toparlanmak isterler. Ancak o değişimin bedelini ödeyenler, bunu başarabilirler.”
    Umarım hedefimize uygun değişim ve dönüşüm için hareketimiz uyumludur...kaleminize sağlık...

    YanıtlaSil
  24. Çevremde dönüşüme karar verdikten sonra hayatındaki toparlanmaya şahit olduğum insanlar oldu. Kolay mı, değil. Bir gün uyanıp başka bir insan olamıyor kimse. Çaba istiyor zorlanıyoruz, ilk başta yapamıyoruz belki. Ama şu sözü sevdim. “Kas ağrısı, vicdan ağrısından iyidir, dinlenirsin geçer.”
    Elinize sağlık 🌺

    YanıtlaSil
  25. Okudum, bir daha okudum, sanırım eski notları karıştırma zamanı gelmiş,
    EyvALLAH
    Elinize sağlık

    YanıtlaSil
  26. Kaliteli yaşamak mümkün... Bunun yolu da gerçeği öğrenip, uygulamaya çalışmaktan geçiyor.

    İnsanın nerede yorulacağını bilmesi bile kaliteli yaşamakla ilgili. 'Kas ağrısı vicdan ağrısından iyidir, dinlenirsin geçer' 👍🏻😊 Ne güzel anlatmışsınız...
    O nedenle dediğiniz gibi 'anlamlı yorgunluklar' yaşayabilmek dileğiyle...🌸

    YanıtlaSil
  27. Tam herşey bitti diye düşünürken aslında yepyeni bir başlangıç olabileceğini anlatan insana en zor zamanları için umut veren bir yazı olmuş. Ellerinize sağlık 🌿

    YanıtlaSil
  28. Zaman zaman herkes problem çözmekte zorlanır, kimi az kimi çok ama önemli olan hepsinde çabalamaktır. Yoksa nasıl dönüşür insan. Kaleminize sağlık 🌸

    YanıtlaSil
  29. İnsanlar değişmek ve toparlanmak isterler. Ancak o değişimin bedelini ödeyenler, Değişebilirler. Çok guzrl bir yazi olmuş kaleminize sağlık 🌺

    YanıtlaSil
  30. "Kas ağrısı, vicdan ağrısından iyidir, dinlenirsin geçer.” fiziki yorgunlukların her zaman bir geçiş şekli vardır , hatta bazen çalışırken bile o yorgunluk geçer . İşi bitirince dinlediğini hissedersin . Ama anlam veremezsin biraz ince sizlanan çok yorgunum diyen sen değil missinsin gibi

    YanıtlaSil
  31. Emeklerinize sağlık, geçişler çoook güzel olmuş 🌸

    İnsanlar değişmek ve toparlanmak isterler. Ancak o değişimin bedelini ödeyenler, bunu başarabilirler…

    Bedeline razı olabilmek… 🤲🏼

    YanıtlaSil
  32. Dönüşüm zaman alır. O zamana karşı beklemek de bir bedel. Emeğinize sağlık 🌺

    YanıtlaSil
  33. Aynı evin içindeki insanlar olarak birlikte dönüşüp toparlanmanın da tadı başka. 🍁

    YanıtlaSil
  34. İyi ki o notlar var. Yolumuzu gösteren, hayatı ilişkileri nasıl yaşayacağımızı anlatan...

    YanıtlaSil
  35. Yorgunluk kesinse; o zaman sen seç nerede yorulacaksın bu hayatta...

    YanıtlaSil
  36. Bu hikaye kadar tanıdık geliyor kulağa. Sanki daha önce binlerce kez yaşanmış gibi...

    YanıtlaSil
  37. “İnsanlar değişmek ve toparlanmak isterler. Ancak o değişimin bedelini ödeyenler, bunu başarabilirler.”

    YanıtlaSil
  38. Ümit veren bir yazı olmuş. Elinize sağlık

    YanıtlaSil
  39. Artık nerede yorulacagini biliyordu....
    Kaleminize sağlık:)

    YanıtlaSil
  40. Anlamlı yorgunluklardan yaşamayanlardan olmak, olabilmek... ne kadar güzel🌸

    YanıtlaSil
  41. Zorlandığı anda bazen düştüğü bir kuyudan uzatılan el gibi gerçek bilgi.. varlığına şükürler olsun

    YanıtlaSil
  42. Kaliteyi sadece tüketimde sanırken üretimde de kaliteye önem vermek... Karşımızdakinden bunu bekliyorsak kendi üretimimizde de kaliteye özene yer vermek güzel bir detay olmuş...🦋

    YanıtlaSil
  43. Kas ağrısı vicdan ağrısından iyidir :)

    YanıtlaSil
  44. Destek her zaman gelir, yeter ki sen onu hak et... Ellerinize sağlık

    YanıtlaSil
  45. Meryem Hicran Erataman24 Eylül, 2022 19:30

    Ne kadar samimi bir yazı, gözümde o sahneler canlandı. Ellerinize sağlık Hocam

    YanıtlaSil

  46. Hayatta heplik hiçlik olmadığı için yorgunluk da geçer. Yeterki yorgunluğa değen bedeller ödeyelim. Kim için, Ne için, Nasıl ve Neden yoruldun ?

    YanıtlaSil
  47. Çok hoş bir yazıydı

    YanıtlaSil
  48. Keyifli bir yazı, teşekkürler

    YanıtlaSil
  49. Herkes hayatı değişsin, dünümden iyi olayım, hayattan karlı çıkayım ister ama bunun bedelini göze alıp ödeyenler hedefe ulaşır. Emeğinize sağlık🌺

    YanıtlaSil
  50. Gerçekten yaşıyoruz bunu,
    En ihtiyacımız olduğu anda geçmişten bir mesaj geliyor, bir şeyler hatırlıyoruz.

    İpin ucunu çekince yarım kalmış bir hikayeye götürüyor bizi…

    Hep doğru iplerin ucundan çekmek dileğiyle… 🌸

    YanıtlaSil
  51. Kas ağrısı, vicdan ağrısından iyidir, dinlenirsin geçer...
    Çok umut verici. Herkes çorak tarladan ışıl ışıl bir caddeye dönüşebilir.
    Emeğinize sağlık 🌻

    YanıtlaSil
  52. ''Değişimin bedelini ödeyenler bunu başarabilirler..''
    Bedel ödemek, ertelememek ve harekete geçmek çorak tarlayı ışıltılı caddeye çeviren.
    Ellerinize sağlık🦋

    YanıtlaSil
  53. Her başlangıçta "Nerede yorulmak istiyorum?" diye sormalı insan...
    Her bitişte "Nerede yoruldum?" diye sormalı insan...
    Anlam kazanan yorgunluklar...
    Kaleminize sağlık :)

    YanıtlaSil
  54. İnsanın ödediği bedel onu dününden daha iyi yapıyorsa bir anlamı var . Yoksa hem vicdan ağrısı çekmesi bir yama bir çektiği kas ağrısı yanına cabası kalır :)

    YanıtlaSil