BU YIL Kİ HEDEFİM: EVLENMEK...
“Evet, evet bu kez gerçekten karar verdim, artık evlenmeliyim.” dedi genç kadın, ajandasına yeni yılla ilgili hedeflerini yazarken. Şirkette yıl sonunun yoğunluğu vardı. Yoğun geçen bir günün ardından kitaplığının yanındaki lacivert koltuğuna oturmuş, ajandasına bakarken kahvesini yudumluyordu. İçinden bu hedefi kaç kere koyduğunu, bu kararı kaçıncı kez verdiğini düşünüp gülümsedi.
Okul bitsin, işim netleşsin, düzenim otursun derken yıllar geçmişti ve artık o düzenin bozulması ürkütmeye başlamıştı Berna’yı. Evini istediği şekilde kullanıyor, temizliğini kendi programına göre ayarlıyor, arkadaşlarıyla istediği zaman görüşüyor, aile organizasyonlarına bile canı istemezse katılmıyordu. Hoşlanmadığı kişilerle görüşmesi için kendini zorlamasına, eve giriş-çıkış saatleriyle ilgili birilerine haber vermesine gerek yoktu. Her yıl muhakkak güzel bir yurt dışı seyahati yapıyor, doyasıya geziyor, eğleniyordu. Arkadaşları, evlenmeyeceksen bir kedi al diyordu ama bunu bile ciddi ciddi düşünmek, içini daraltıyordu. Kedi alsa; yemeği, tuvaleti, aşısı, hastalığı derken oluşturduğu bu konfor alanı bozulacaktı…
Keşke karşısına çıkan kişiyle mutlu olup olmayacağını anlamanın bir yolu olsaydı. Mesela, nelere bakması gerektiğini gösteren bir kontrol listesi olsaydı elinde...
- Yakışıklı olmalı, yanına yakışmalı…
- Geliri yerinde olmalı, neticede hayat pahalı...
- Kariyeri de önemli tabi…
- Gezmeyi, görmeyi, sohbeti sevmeli…
- Kadın ruhundan anlamalı, özel günleri atlamamalı…
- Evine yuvasına sahip çıkmalı, eşinin hayatını kolaylaştırmalıydı…
- Kendisinden talep edilmeden, söylenmeden ihtiyacı anlayıp gidermesi…
- Hayatının genelinde, birileri için rahatını bozabilmesi…
- Kendine iş çıkarması, birilerinin yükünün altına elini sokması…
- Bireysellikten uzak, takım olma bilincinin gelişmiş olması…
- Canlı, diri ve tebessümlü olması…
- İyi ilişki kurmanın,
- Ekip yönetmenin,
- Hedefe ulaşmanın,
- Ebeveynliğin,
- Mutlu olmanın,
- İnsanın sahip olması gereken albenilerin gerçeği değişmez miydi sahiden?
Sonra kendini düşündü Berna, iş hayatında çok iyi bir takım arkadaşıydı. Sektörde on yedinci yılını dolduruyordu ve bugüne kadar çalıştığı iki firma olmuştu. Mesleğinin ilk üç yılında çalıştığı firmanın yöneticileri referans olmuş ve on dört yıldır çalıştığı firmaya geçmişti. Yöneticilerinden kendisiyle ilgili hep şöyle geri bildirimler almıştı. Beklentileri düşük, yük almaktan çekinmeyen, iş arkadaşlarının ihtiyacını gideren bir takım arkadaşıydı.
Berna; güzel, alımlı ve etrafındaki erkeklerin ilgisini çekebilecek bir kadındı. Girdiği ortamlarda dikkati hep üzerinde toplardı. Canlılığı, neşesi ve güzelliğiyle anılırdı. Kendinden dalgalı uzun siyah saçları vardı. Renklerle oynamayı sever, görünümüne çok özen gösterirdi. Onun olduğu yerde insanlar sıkılmaz, mutlaka konuşulacak bir konu açar ve sohbetine doyulmazdı.
Arkadaşları defalarca onun evlenmesi için aracı olmaya çalıştılar. Ancak başlangıçta her şey yolunda gidiyor, sonra Berna’nın korkuları işi bozuyordu. Aslında o da istiyordu evlenmeyi. Yalnız yaşamanın, tek olmanın avantajları kadar dezavantajları da vardı. Her detayı kendisinin düşünmesi, halletmesi gereken bir yaşam tarzı, zaman zaman çok da konforlu olmayabiliyordu. “Tamam, sen düşünme, ben varım ve hallederim.” diyen birinin olması tüm gerginliğini alacaktı belki de. Bunu istiyordu ama neredeyse böyle birinin karşısına çıkacağına inancı yoktu.
“Çok mu şey istiyorum?” diye geçirdi içinden. Kendi görünüşüne dikkat ettiği gibi, eş adayının da görünüşüne dikkat ederdi Berna. Bir kere kendisinden uzun boylu olmalı, giydiğini yakıştırmalıydı. Hareketi sevmeliydi mesela, Berna hareket insanıydı çünkü. Sabah erken kalkar, sahilde yürüyüş yapar işe öyle giderdi. Sanki enerjisi hiç bitmezmişçesine işten gelince de planları olurdu. Keyifli vakit geçirilebilecek mekânlar, görülmesi gereken yerleri arkadaşları ondan duyar ve ona sorarlardı. Berna, oluşturduğu yaşam standartlarından dolayı kendisiyle gurur duyuyor ve o standartları kaybetmek istemiyordu. Oturduğu evin, bindiği arabanın, harcamalarının değişmesi; güzelliğine, ailesine, arkadaşlarına, hobilerine ayırdığı zamanı ayıramama fikri kulağa hiç de hoş gelmiyordu. “Ya evlenince düzenim değişirse?”, “Ya mutsuz olursam, ya yanlış bir seçim yaparsam?” düşüncesi onu vazgeçiriyordu hep. Karşı cins tarafından beğenilmek hoşuna gidiyor ama görüşmeye giderken başlayan gerginliği, işin ciddiyeti artınca bir bahane bulup vazgeçmesine sebep oluyordu…
Bildiği bazı kriterler vardı elbette;
“Kesinlikle…” dedi Berna. Bu son madde çok önemliydi. “Hayatını kolaylaştırması…”
Uzun yıllar insan kaynaklarında çalışmış ve takım arkadaşlarını seçerken hep buna bakmıştı.
Birden zihninde, o kriterler sıralanıverdi.
Bunlar, onun iş başvurularını değerlendirirken olmazsa olmazlarıydı. Peki, eş seçerken de mi buna bakmalıydı? Seçim kriterleri, konuya göre değişmez miydi? Aklına birden, hafta sonu katıldığı o seminer geldi. Çocukluk arkadaşı Hale çok ısrar etmiş, “Çok işini görecek, hayatı bambaşka algılayacağın, sorduğun sorulara cevap bulacağın bir programın tanışma semineri var. Lütfen beni kırma.” demişti. Yıllardır öğrenci olmaktan uzaklaşmıştı Berna. Pek istemese de Hale’yi kırmadı. “Çıkışta bir kahve içeriz en kötü.” diyerek kabul etti. O kolçaklı sandalyeye oturup, birilerinden bir şeyler dinlemeyeli uzun yıllar olmuştu. Başlarda kendini verememiş, ortama adapte olamamıştı ama şu cümle çok ilgisini çekmişti. “Gerçek; zamana, mekâna, konuya göre değişmez.” O gün oradan çıktıktan sonra hep bunu düşündü.
Yıllardır takım arkadaşları ararken bakması gereken özellikleri biliyordu. Ama bunun eş seçerken de böyle olacağını hiç düşünememişti. Aslında eşler de birbirlerinin takım arkadaşları değil miydi?
Peki, evliliğin, bir ilişkinin yükünü almak niye onu bu kadar korkutuyordu? Kendiyle yüzleşmek acı gelse de düşünmeye devam etmeliydi. Oturduğu koltuğa çakılmıştı adeta… Kalktı, pencereyi açtı ve derin bir nefes aldı… Sokaktaki egzoz kokusu genzini yaksa da, soğuk iyi gelmişti.
Yıllardır evlenmeye karar verememe sebebini fark etmişti…
Artan imkânlarıyla beklentileri çok yükselmiş ve konfor alanının dışına çıkmak onu korkutuyordu… İki kişilik düşünmek, sevdiği kişi için sevmediği şeylere katlanmak… Ve tüm bunlara rağmen zaman zaman kalbinin kırılması…
Oysa daha önce de bozulmuştu konforu… Sabahın ilk ışıklarıyla gün doğmadan çıktığı her yürüyüşte, projesini yetiştiremeyen her arkadaşına desteğinde, üniversiteyi kazanıp şehir dışına gittiğinde… Zorlanmıştı, canı yanmıştı ama hepsi de lehine olmuş, onu geliştirmişti. İş hayatında güzelliklerin yanında zorlukların da olacağını bilen ve bunu personeline anlatan genç kadın; evlilikte karpuzun ortasını yemek istiyordu.
“Nasıl bunca yıl bu gerçeği fark edememişim.” diyerek telefona sarıldı. Hem Hale’ye teşekkür etmek, hem de onu götürdüğü seminerin başlangıç tarihlerini öğrenmek istiyordu… Gerçeklerle ilgili daha çok şey duymalıydı.
Hayatın içerisindeki gerçeklikleri ilişkilendirebilmek dileğiyle…
***
Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur.
İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.
"Kim Kimdir", "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" Programları ile bu amaca katkı sağlar.
Deneyimsel Tasarım Öğretisinde anlatılan tüm bilgiler, gerçek bilgiler olup, tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.
***
Gençlere, hayatında karar verecek olanlara ışık tutacak bir yazı. Çok güzel olmuş. Kaleminize sağlık🌿
YanıtlaSilHerhangi bir şey öğrenmek için tecrübeli ve bilgili insanlardan yardım almaya çekinmemeli insan bu güzel ilmi veren tüm hocalarımıza emeğinize sağlık 🥰😊
SilBir çırpıda okudum ve kendimden çok şey buldum :) Çok sürükleyici bir yazı olmuş. Kaleminize sağlık
YanıtlaSilİnsanın sahip olması gereken albenilerin gerçeği değişmez.
YanıtlaSilBir şey isterken bunu zıttından da vazgeçmek gerekiyor ya evlenmek istiyorsam bekarlığın getirdiği O konfordan da vazgeçmem lazım evliliğin sorumluluğunu da almam lazım. Evlenirken evin sorumluluğu bir eşin sorumluluğu düşünülmüyor evlenirken. Eveeet diye bağıra bağıra söylerken adam kendisini lavabonun altında musluk tamir ederken hiç hayal etmedi. Kızımız kendisini klozet fırçası elinde çamaşır suyu ile hiç hayal etmedi. Gençler için evlenmek isteyenler için güzel bir yazı olmuş.
Karar nasıl verilir? Evlilik, iş, arkadaş…. Bir ölçünün olması ne büyük konfor. Kaleminize sağlık çok güzel bir yazı olmuş🌺
YanıtlaSilİnsanın bazı gerçeklerle yüzleşmesini sağlayan güzel bir yazı olmuş. Elinize sağlık...
YanıtlaSilElinize sağlık. Gerçek göremeyeceğimiz kadar gözümüzün önünde, burnumuzun dibinde kör nokta gibi. Gerçek her konuda her zaman herkes için geçerliyse tutarlıysa faydalıysa gerçektir .
YanıtlaSilDüşünmek insanı nasılda dönüştürüyor… düşünüp cevapları bulanlardan olmak duası ile, ellerinize sağlık…
YanıtlaSilGerçek hep gerçek... Karpuzun ortasını yemek istediğimiz o kadar çok konu var ki, oysa isteklerimizin içinde mutlaka canımızı sıkacak bir şeylerin olduğunu bilmiş olsak işler daha kolay olacak...
YanıtlaSil"Karpuzun ortasını yemek istemek" insanın her sürecinde hüsrana uğratan beklenti... çok güzel anlatılmış
YanıtlaSilGerçeğin yöntemiyle her şeye bakabilmek, insanı özgürleştiriyor..
YanıtlaSilHer ilişki emek ister. Yazı güzel ve faydalı olmuş. Kaleminize sağlık
YanıtlaSilSade ve net bir anlatım :) kaleminize sağlık..
YanıtlaSilGerçeği bildiğinde her şey ne kadar da basit, anlaşılır; oysa gerçeğe sahip olmadığında her karar, her vazgeçiş veya her kazanım ne kadar da zor. Çok teşekkürler...
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı olmuş, olayların daha dışından görebilmesi sağlamış. Elinize sağlık :)
YanıtlaSilElinize sağlık ne kadar gözümüzün önünde ama fark etmediğimiz gerçekler teşekkürler 💞
YanıtlaSilOkuyanlara fayda sağlamasını dilerim. İnşallah gerçeğe ihtiyaç hisseden herkese gerçek nasip olur.
YanıtlaSilGerçekleri ilişkilendirmek dileği ile emeğinize sağlık 🌻
YanıtlaSilEmeğinize kaleminize sağlık 👏👏👏
YanıtlaSilŞu dönemdeki gençler için ne de güzel ışık tutan bir yazı olmuş. Kaleminize sağlık
YanıtlaSilEmeğinize kaleminize sağlık çok güzel bir yazı 👏
YanıtlaSilGerçek tek; kişiye, konuya göre değişmiyor. Umarım bizler gerçeği görebilenlerdwn oluruz.. emeklerinize sağlık🌿
YanıtlaSilSadece nimetinden faydalandığı, konforunu yaşadığı hangi şey insana temas ediyor ki... Vermekte zorlandığım tüm kararlarda aynı şeyi yaşadığımı farkettim. Çok güzel bir yazı olmuş elinize sağlık...
YanıtlaSilEvlilik biraz da şans işi değil mi?
YanıtlaSilDeğil değil :)
SilAynı ben :) iyi ki gerçekler var.. bunu farketmemizi sağlayanlara şükürler olsun...
YanıtlaSilEvlilik ilgili gerçekleri bilerek hareket edebilmek çok büyük konfor. Tüm evlilik kararını verecekler için okunması gereken bir yazı. Kaleminize sağlık
YanıtlaSilFarkındalık dolu bir yazı olmuş kaleminize sağlık, umarım gerçeğin kriterleri ile bir eş seçebilmek nasip olur dileyen herkese....
YanıtlaSilEmeğinize sağlık çok anlam çıkarılabilir bir yazı olmuş. Evlilik de bir söz verme değilmidir her söz vermenin arkasındaki sorumluluk gibi? Ama güzel bir sözleşme, birliktelik, sevgi, saygı, paylaşım, anlayış, bağlılık … ☺️
YanıtlaSilNe güzel anlatmışsınız kaleminize sağlık☺️ Rahatını bozduğun her faydalı şey insanı geliştiriyor🌸
YanıtlaSilGerçek ne büyük konfor. Emeğinize sağlık…
YanıtlaSilHayatının genelinde birileri için rahatını bozabilmek, yük çıkarmak ne kadar da önemli...Kaleminize sağlık... :)
YanıtlaSilBöyle bir zamanda evlilik ile ilgili yazılan gerçek bir yazı.. Çok güzel .. Elinize sağlık 🌼
YanıtlaSilKarpuzun ortasını yemeyi herkes ister:))) ama o karpuz eninde sonunda yenecek. Çekirdeğinden de keyif almayı bilmek, ayıklamasını öğrenmek lazım ki lezzet kaçmasın. 😊
YanıtlaSilHep en iyiyi beklerken ne kadar zaman kaybediyor insan. Evlenmek aile kurmak için neye ihtiyaç duyuyoruz aslında ama açlıklarımızı başka sahte isteklere koyabiliyoruz.Bunu fark edebilmemiz ve gençlerimizin fark edebilmesi için okunması gereken bir yazı... Ellerinize sağlık hocam.
YanıtlaSilBekarlık insana gerçekten rahatlık, konfor veriyor. İnsan o konfor alanından çıkıp sorumluluk, yük almak istemiyor. Niye rahatımi bozayım ki... İste hakikaten niye rahatımızı bozlım ki....
YanıtlaSilNe güzel bir yazı ! 😍 Tokat gibi çarpıyor insanın suratına ? Neden kaçıyoruz yük almaktan ? Halbuki birileri de bizim yükümüzü alsa bazen istiyoruz . Tek başına çırpınmaktansa , iki kişi , ortak bir hedefte , birbirinin yükünü alarak , hayatı birbirine kolaylaştırarak yürümesi... çok daha keyifli , konforlu değil mi ? Bazen zor olsa da toplam da değmez mi ? Ne güzel bir fikir , ne güzel bir hayat tasarımı... iyi ki muhtaçlıklarımız var ☺️
YanıtlaSil“Ya mutsuz olursam, ya yanlış bir seçim yaparsam?” diye vesveseye kapılıp hareketsiz kalmak yerine seçim kriterlerimizi düşünsek ne güzel olur. Yol gösteren bir yazı olmuş 🌺
YanıtlaSilGünümüzün en büyük sorunlarından biri için çok güzel bir rehber olmuş bu yazı
YanıtlaSilHayatı kendine kendisi zorlaştıran canlı. İnsanoğlu. Güzel bir yazı...
YanıtlaSilyazıda anlatılanlar o kadar kıymetli ki... birileri için konforunu bozduğunda sürecin aslında ne kadar avantajına olduğunu fark ediyorsun.
YanıtlaSilGerçek insana konforlu bir hayat yasamayi sunuyor...
YanıtlaSilKaleminize saglik 🌸
Evlilikte eş adayında aranacak kriterler mühim :) Önemli noktalara değinilmiş. 👍
YanıtlaSilBugün söylenenlerin aksine gerçeği bilip doğru tepkiye jlsşmak ve sonuçları toparlamsk. Teşdkküf ederim
YanıtlaSilGerçeği bilince hayat ne kadar konforlu...Çok güzel bir yazı, ellerinize sağlık🌻
YanıtlaSilKaleminize sağlık
YanıtlaSilKarpuzun ortasıyla evlilşk arasında ancak bu kadar ilişki kurulabilirdi. Çook güzel bir yazı olmuş. Emeklerinize sağlık
YanıtlaSilKarpuzun ortasını kim yemek istemez ki... ama çekirdeğini ayıklamaktam keyif almadan ortasını da yedirtmiyor hayat...😊
YanıtlaSilZamana mekana insana göre değişmez….
YanıtlaSilÇok güzel.. Emeklerinize sağlık 🍃
YanıtlaSil🌺🌺🌺
YanıtlaSilKendimden çokça şey bulduğum bir yazı, ellerinize sağlık 🌸
YanıtlaSilHayatın yasalarının zaman, mekan var kişiye göre değişmediğini bilmek; insanın ufkunu açan bir şey. Çünkü bilgi gerçekse tutarlı, tutarlı ise her şey için geçerli oluyor. İnsana çözüm marifeti kazandırıyor.
Evliliğe karşı adım atmaktan korkmak aslında karşıdaki kişilerle alakalı olmadığını kendimizle alakalı olduğunu farkına varmak teşekkürler sizlere çok güzel bir yazı olmuş
YanıtlaSilSoğuk suyun altına girmiş gibi hissediyor insan okuyunca 🙈 insanı kendine getiriyor ☺️
YanıtlaSilÖzgür kız olmak, her şeyi kendi kendine yapabileceğini sanmak günümüz kadınlarının en büyük zanlarından biri… Birlikte olmanın, aile olmanın, desteklenmenin, dayanışmanın verdiği keyfi unutuyoruz bunları yaparken… Hatırlattığınız için teşekkürler 🙏🏻
Ellerinize sağlık 🌸
Muthiş bir yazı ☝🏻 Teşekkürler Deneyimsel tasarım öğretisi ☺️ çok sevdiğim kardeşim Melek Kömürlü ‘nün tavsiyesi üzerine geçen hafta misafir olarak gittiğim kim kimdir? Eğitiminin tamamına katıldım ve iyi ki diyorum 🫶şimdi sıra ilişkide ustalık eğitimi… Allah razı olsun sizlerden 🤲🏻 sevgili Cennet Birsen Hocam 🧚♀️🌸 ilişkide ustalık ‘da görüşmek dileğiyle 🙋♀️
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı teşekkürler.
YanıtlaSil“Gerçek; zamana, mekâna, konuya göre değişmez" harika. Gerçek gerçektir. ;)
YanıtlaSilGerçeği hayatımızın her yerine uygulamamız ne kadar büyük bir konfor… olaylar farklı olsa da çözüm aynı… kaleminize sağlık🌼
YanıtlaSilElinize sağlık.
YanıtlaSilEvet biri liste mi demisti :)
YanıtlaSilBenim listem ise:
Berna' nin listesi
+
Bir de ağzıyla kuş tutsa fena olmaz hani...
Artık değişim zamanım geldi sanırım
Yeterki istekler gerçekten yana olsun… O zaman gerçek bir kariyer, evlilik, arkadaş, aile nasip oluyor… Çok güzel bir yazı olmuş emeğinize sağlık…
YanıtlaSilHem emek verip hem kalbi kırılacak... Ama bunların hepsi insanı geliştirecek... İnsanı evlilikte, iş hayatında, ticaretinde, okul hayatında hep daha güzele hep daha iyiye, daha mutluya götürecek bilgiler... Yazanların yüreğine sağlık 🌸
YanıtlaSilGerçekler acı oldugu kadar büyütür
YanıtlaSilKaleminize sağlık🌿
YanıtlaSilAslında bir şeyi kabul ettiğinde, bir şeyden de vazgeçmek gibi… çok anlamlı bir yazı olmuş. Kaleminize sağlık
YanıtlaSilHer seçim aslında yeni bir kapının açılması.. Karpuzun ortasını da yiyebilmek biraz da nasip işi 🌸 Çok güzel bir yazı olmuş.. Emeğinize sağlık..
YanıtlaSilElinize sağlık insan bir yerde yakaladığı gerçeği farklı konuya tasiyamayabiliyor
YanıtlaSilEvlenmeden herkesin bilmesi gerekenler...
YanıtlaSilKaleminize sağlık yine bilincimizi açan bir yazı olmuş
YanıtlaSilElinize sağlık
YanıtlaSilElinize sağlık
YanıtlaSil