BİR ÇIRAĞIN GÜNÜ
Emir, sapsarı yapraklar
yerleri süslemişken, asfalttan geçen arabaların lastik sesleri içinde, eline
aldığı poğaçaların kokusuyla hızlı hızlı yürüyordu. O sabah dükkâna her
zamankinden erken geldi. Kapıdan içeri girerken “Bugün her şeyi doğru
yapacağım!” diye içinden geçirdi. Ancak dün akşam dükkânı kapatırken yaptığı
küçük dikkatsizlikler onu daha kapıdan girer girmez karşıladı.
Işıkları açtığında
tezgâhın üzerindeki defterleri yanlış yere koyduğunu fark etmedi. Fiyat
listeleri tedarikçi notlarıyla karışmış, hatta en üstte olması gereken sipariş
formları broşürlerin arasında kaybolmuştu. Emir’in ustası olan Hasan içeri
girince masaya şöyle bir baktı, kaşlarını hafifçe kaldırdı. “Sabahlar, düzenle
başlar.” dedi sadece. Emir, masayı düzelteyim derken nereye ne koyacağını yine
karıştırdı ve iki kere farklı yere taşıyıp üçüncüde doğru yere koyabildi.
Günün ilk müşterisi içeri
girdiğinde her zamanki gibi telaşlandı. Hem doğru kelimeyi arıyor hem de sesi
titremesin diye uğraşıyordu. Bir ürünün fiyatını soran müşteriye yanlış fiyat
söyleyip hemen ardından daha da yanlış bir fiyatla düzeltmeye çalışınca kendi
bile ne dediğini anlamadı. Müşteri gülümseyip çıkınca Emir’in yanakları
kızardı. Hasan usta ise ona uzaktan bakıp kısa bir not yazdı ve tezgâha
bıraktı: “Sakinve yavaş!”
Emir, işler bir an önce
bitsin diye acele ettikçe sanki daha da uzuyordu.
Kargolar geldiğinde Emir
yine aceleyle koştu. Kutuları hızlı hızlı dizmek isterken birini diğerinin
üstüne yanlış ağırlıkla koydu. Alttaki kutudan hafif bir çatırdama sesi geldi.
Hasanusta kutuyu açıp içindeki porselenlerdeki çatlakları görünce önce kutuyu,
sonra Emir’i süzdü. “Niyetin güzel Emir. Acele etmediğinde zaten işleri
yaparken hızlandığını göreceksin. Sen henüz çıraksın. Koşmadan önce adımlarını
sağlam atmaya bak. Hızlı başlamak değil, hızlanmak önemlidir.” Emir,mahcup oldu
ama bu hataları neden yaptığını zihninde ilk defa net biçimde ayırt etti. Acele
ediyordu ustası gibi olmak için.
İnsan, istediği sonuca
acele varmak ister. Bu isteğinden dolayı da hata üstüne hata yapar. Sonuç
gelsin diye acele ettiğinde ise bir bakar ki daha da geriye gitmiştir.
Öğleden sonra dükkân
biraz sakinleyince Emir vitrini düzenlemek için camın önüne geçti. Ürünlerin
yerlerini değiştirirken gözüne güzel görünen şeylerin müşteriye nasıl görünmesi
gerektiğini henüz hesap edemiyordu. Renkler uyumsuz, yükseklikler dengesizdi.
Hatta bir ürünü öne koyarken yanlışlıkla arkadakini devirdi yere düşürmeden son
anda yakaladı. Kendi kendine “Yine hata yaptım, vitrini mahvediyordum.” deyip
düzenlemeye devam etti. Hasan ise arkasından izliyordu. Yanına gelip sadece bir
objeyi hafifçe yana kaydırdı. Vitrin bir anda derli toplu bir hâle büründü.
“Yolun başında hata yapabileceğini kabul etmek de hatalarını azaltır.” dedi.
Akşam, dükkânı kapatırken
Emir’in omuzları biraz düşük olsa da bu kez içinde tuhaf bir kararlılık vardı.
Gün boyu yaptığı hatalar onu yoruyordu ama Hasan’ın kızmaması, her defasında
sessizce bir işaretle yön göstermesi, içindeki öğrenme isteğini büyütüyordu.
Bugün yanlış yapmıştı; ama her yanlış, yarın unutulmayacak bir ayrıntıya
dönüşüyordu.
Kepengi indirirken kendi
kendine fısıldadı, “Böyle böyleolacak… Elim alışacak.”
Ve o an içinden geçen şey
şuydu: Yolun başında olmak bazen yük gibi görünse de aslında insanın en hızlı
büyüdüğü yer tam da burasıydı.
İnsan, acele eder.
Kilo vermekte,
kaslanmakta, büyümekte, öğrenmekte, usta olmakta…
Oysa insan, acele
etmeden, sabrederek yetişir. Yavaş yavaş hızlandığında hedefine ulaşır, acele
ederek değil. Başta hatalar yapılabileceğini kabul ederek ve tekrar etmemesi
için daha iyi olmaya çalışarak hatalarını azaltabilir.
Çıraklık, insana ne ceza,
ne de eziyet değildir.
Öğrenmenin ilk adımıdır.
Çünkü bilmediğini kabul etmektir. Ancak bilmediğini kabul eden insan öğrenme
gayretindedir.
***
Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur.
İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.
"Kim Kimdir", "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" Programları ile bu amaca katkı sağlar.
Deneyimsel Tasarım Öğretisinde anlatılan tüm bilgiler, gerçek bilgiler olup, tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.
***


Hiç yorum yok:
Yorum Gönder