İYİ DE BEN NE YAPABİLİRİM Kİ!

 

https://deneyimseltasarimogretisisemineryorum.blogspot.com/2024/02/iyi-de-ben-ne-yapabilirim-ki.html


İYİ DE BEN NE YAPABİLİRİM Kİ!

Bir kafede oturmuş iş arkadaşlarıyla kahve içiyordu Yağmur. Her zamanki gibi sabahtan toplantılarını halletmişler, biraz kafa dağıtmak için öğle molasında en sevdikleri kafede buluşmak için sözleşmişlerdi. Aynı mekân, aynı insanlar, aynı konuşmalar dönüyordu. Ama Yağmur’un içi bugün her zamankine göre daha huzursuzdu... Arkadaşları halden anlamayan yöneticileri hakkında atıp tutuyorlardı. “Yok, efendim oturduğu yerden para kazanıyormuş da zaten o unvanı hak etmiyormuş da...” Haklı oldukları noktalar vardı elbet. Ama işe yeni başlayan, henüz çok tecrübesiz olan Hasan adlı gençten dalga geçerek bahsetmeleri canını sıkmıştı. “Ayyy gördünüz mü resmen bir işi başaramadı!” “Böylelerini niye alıyorlar işe anlamıyorum!” “Hem de devlet üniversitesinden mezunmuş, ailesi de memurmuş... Ne günlere kaldık!” Çocuğun eksikleriyle alay ettikleri cümleler havada uçuşuyordu. Neredeyse herkes hakkında olumsuz bir şeyler söylüyorlar, kimsenin ortaya koyduğu işten, başarıdan ise hiç söz etmiyorlardı.

İnsanın yanlış bir olaya doğru tepki vermesi gerekmez mi? 

Yağmur bu sohbetten çok rahatsız olmuştu. Ertesi gün yüzüne bakıp, gülümseyeceği insanların arkasından konuşmak canını epey sıkmıştı. Kendisi de zaman zaman bu tuzağa düşse de belli ki artık olaylara farklı şekilde bakıyordu. Ne yapabileceğini düşündü. Laf etse ayıp olurdu. Bir öğle molası vardı kafasını dağıtabildiği, kalkıp gitse onu da kaybedecekti. En son elinden bir şey gelmeyeceğine karar verdi. “Kaç yaşında insanlara bir şey öğretecek değilim.” diye düşündü. “Hem ben kimseye bir şey söylemiyorum zaten, mecbur dinlemek zorunda kalıyorum.” dedi. Arkadaşlarının keyifle yaptıkları dedikodu seansına eşlik etmeye devam etti... Fakat daha önce katıldığı bir seminerde insanın olaylara nasıl tepki vermesi gerektiğinin anlatıldığını hatırladı. Herkes yorum yaparken Yağmur derin düşüncelere daldı. Aklında arka arkaya sıralanan sorular belirdi:

Peki insanın gerçekten yapılan yanlışlar, edilen haksızlıklar karşısında yapabileceği hiçbir şey yok mudur?

Yanlışa, zulme sessiz kalmak, gerçekten insanın masumiyetini koruması için yeterli midir?

Başka bir insanın yaşadığı sıkıntı karşısında onun hakkını savunmak, destek olmaya çalışmak bu kadar zor mudur?

Yoksa insan konforundan vazgeçemediği için mi müdahale etmemeyi, uğraşmamayı seçer?  Nihayetinde “İyi de ben ne yapabilirim ki?” der... 


Hayatta ya doğru tepki verirsin ya da yanlış.

İnsanoğlu yaratıldığı günden bu yana mutlu ve başarılı olmak ister. Tüm seçimlerini, davranışlarını da buna göre yapar. Tepkilerini kimi zaman doğrudan, güzelden yana... Kimi zaman ise yanlıştan ve çirkinden yana verir... Düştüğü yanılgı ise toplamda zarara sebebiyet verecek davranışlardan sakınmasının yeterli olacağıdır. Oysa hayatta neyden sakındığın kadar ne yaptığın da önemlidir.

Öyle zamanlar, öyle durumlar vardır ki, hayat insandan doğruya yönelik bir hamle yapmasını bekler. Sessizliğini bozmasını, oturup kalmamasını, faydaya yönelik mücadele etmesini ister... “İyi de ben ne yapabilirim ki” demeden, sonuca takılmadan, sebepleriyle, bedelleriyle ortaya bir delil koymasını gerektirir. İnsan ise kimi zaman cesareti yetmediğinden, kimi zaman rahatını bozmak istemediğinden, kimi zaman ise yöntemini bilmediğinden hareketsiz kalır.



Ve bilmez aslında...

Doğruyu yapmadığı her an yanlışa destek olduğunu...

Bir zulmün karşısında sessiz kaldığında o zulmün devamından pay edindiğini...

Oysa her zaman insanın yapabileceği bir şeyler vardır...

Bazen sadece yanlışın yanlışlığını ve doğru olanı dile getirmek...

Bazen elinden gelen tüm imkânlarla mücadele etmek...

Bazen de en azından yanlışı yapana yüzünü ekşitmek...

İşte tüm bu düşünceler Yağmur’un kafasında dönüp duruyordu. Kafeden çıkmış işine dönmüş, tüm gün çalışıp evine ulaşmıştı. Ama canı çok sıkkındı. “İlişkilerimi iyi tutayım, aman ağzımızın tadı bozulmasın, diye neden ben doğru bildiklerimden vazgeçeyim ki?” diye geçiriyordu içinden. İnsanın onurlu bir yaşantı sürebilmesi için tarafını belli etmesi, değer yargılarında net olması gerekmez miydi? 

Çocukluğundan beri yaptığı gibi yine eline kâğıt kalemi alarak yüreğinden geçenleri satırlara dökmeye karar verdi...

Ben insanların eksiklerini konuşup duranlardan uzağım...

Ne yöneticimin yaptığı haksızlıkta, ne de ona yapılan yerde ben bu davranıştan taraf değilim...

Ben duyarsız, haksızlığa sessiz kalan, rahatını bozmayanlardan, oturup duranlardan farklıyım...

Masum insanların savaşa sürüklendiği, evlerinden, ailelerinden edildiği, kadınların, çocukların öldürüldüğü bir dünyada kötülerden taraf hiç değilim...

Onlardan olmaktan yana da endişem çok büyük. Ben asla bunlardan değilim.


Peki, ben ne yapabilirim? Direkt etkim olmayan öyküler için nasıl çabalayabilirim?

  • En azından sessiz kalmayarak doğruları dile getirebilirim...
  • Yapılanlardan kalben hoşnut olmadığımı, tarafımı belli edebilirim...
  • Kontrolümde olan durumlarda rahatımı bozarak elimden gelen için çaba ve mücadele edebilirim...
  • Kötüden taraf olanlardan ayrışabilir, iyilikten yana olanlarla birleşmeye çalışabilirim...
  • Tüm öykülerin sonunda, insanların yapıp ettikleri, şahit olduklarına göre değerlendirilecekleri o gün için, şimdiden deliller sunmaya konsantre olabilirim...
  • Ve en önemlisi haksızlığa, zulme uğrayanlar, zor durumda olanlar, sesini duyuramayanlar için, her şeyi gören, bilen, duyana dualar edebilirim...

Ne mutlu kendi tepkisine odaklanabilenlere… Ne mutlu ben ne yapabilirim ki demeyip benim benim payıma ne düşüyor diyebilenlere...

***

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur. 

İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.

"Kim Kimdir", "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" Programları ile bu amaca katkı sağlar.

Deneyimsel Tasarım Öğretisinde anlatılan tüm bilgiler, gerçek bilgiler olup, tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.

***


30 yorum:

  1. İnsanın hareketi tek değil, bunu fark etmek çok kıymetli..nereye yakınlaştın? Zıddında neyden uzaklaştın?

    YanıtlaSil
  2. O zaman insan seçtiğini 2 kere düşünmeli, çünkü her seçiminin 2 sonucu var

    YanıtlaSil
  3. İnsan doğruyu yapmadığı her an, yanlışa destek olur.
    Mesele yapabildiklerin ölçüsünde doğrudan yana tepki vermek; aynı bir karınca misali…
    Kaleminize sağlık hocam 🌸🖊️

    YanıtlaSil
  4. Herseyi goren bilene dua edebilmek...

    YanıtlaSil
  5. “Peki ben ne yapabilirim?” sorusu pek çok kapıyı açacak..

    YanıtlaSil
  6. yaşanan her olayda bize de bir pay var

    YanıtlaSil
  7. “Zulmü desteklerseniz ateş size de dokunur…” her sessizlik haksız yere bağıranlara bir destek.

    YanıtlaSil
  8. Emeğinize sağlık, her sattık çok şey anlatıyor..tam bir öz eleştiri ve farkındalık sağladı

    YanıtlaSil
  9. Her zaman yapacak bir şey vardır

    YanıtlaSil
  10. Elinize sağlık çok güzel bir yazı olmuş.

    YanıtlaSil
  11. Bize yapılmadığı için, başkalarına yapılan Haksızlığa suskun kalmak , dilsiz şeytan olmaktır. ALLAH" im sınavımızı verebilmeyi nasip et...

    YanıtlaSil
  12. Ne mutlu yapabilenlere...

    YanıtlaSil
  13. Ne mutlu kendi tepkisine odaklanabilenlere… Ne mutlu ben ne yapabilirim ki demeyip benim benim payıma ne düşüyor diyebilenlere...

    YanıtlaSil
  14. Emeğinize sağlık. Çok güzel bir yazı.

    YanıtlaSil
  15. Problemleri çözmeye çalışırken yazarak başlamak insanın zihnini gerçekten rahatlatıyor... Daha iyi anlıyor sanki...

    YanıtlaSil
  16. “Oysa her zaman insanın yapabileceği bir şeyler vardır...”
    Keyifle okudum 🌿

    YanıtlaSil
  17. Doğruları dile getirdiniz. Emeğinize sağlık.

    YanıtlaSil
  18. Ufak da olsa bir yerden başlayarak somut bir şekilde hiç değil se yüz ekşitmek. Tarafını belli etmek. Ne de güzel yazılmış ellerinize sağlık💐

    YanıtlaSil
  19. Çok iyi düşünülmüş bir paylaşım. Tam da zamanı hem de

    YanıtlaSil
  20. Kötülük karşısında gereken ölçüde cesaret gösterebilmek dileğiyle. Elinize sağlık

    YanıtlaSil
  21. Doğrudan taraf olabilmek ne önemli bir şey… Emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
  22. Seçim yaparken seçimlerin nereye götürdüğünü bakarak seçmek

    YanıtlaSil
  23. Çok başarılı bir yazı olmuş,emeklerinize sağlık..umarım tüm gönüllerde işitilen bir ses olur ✨

    YanıtlaSil
  24. Tarafını seçmek. O kapıdan en azından girmek sonrası gelir inşAllah.. emeğinize sağlık🌺

    YanıtlaSil
  25. azı küçümsemeden harekete geçmek...

    YanıtlaSil
  26. Dogru tepkiler verip doğru bedeller ortaya koyabilenlerden oluruz ins
    Emeğinize sağlık 💐

    YanıtlaSil
  27. O masadan kalkınca dedikodu kesilir mi devam eder mi? Zulme tepki verince zulüm biter mi devam eder mi? Sonuçları önemsemeden onları sonuçların sahibine bırakıp ben ne yapabilirimi düşünmek ve sebebe konsantre olmak ne iyi bir şey aslında

    YanıtlaSil
  28. İnsanın onurlu bir yaşam sürebilmesi için tarafını belli etmesi 🌸 Kaleminize sağlık çok günümüzden bir problem

    YanıtlaSil
  29. İnsan sessiz kaldığında da bir taraf belli eder çok güzel bir yazı olmuş

    YanıtlaSil