Sınav Sahası: Çalışma Masası

Sınav

Sınav Sahası: Çalışma Masası

Derya, çalışma masasının başındaydı yine. Sağ tarafa boy sırasına göre dizilmiş kitaplar, sol tarafta not defteri, karşısında rengârenk kalemlerle dolu kalemliği… Çalışma alanına, masa düzenine çok önem verirdi. Ne de olsa, gününün 7- 8 saati burada geçiyordu…

Çocukluğundan beri çok severdi çalışmayı. Birilerine zor gelen okuma, not alma işleri onun için eğlenmenin bir parçasıydı. Annesi disiplinli ve kuralları olan bir kadındı. Uyku saati belliydi, okul dönemlerinde televizyon izlenmez, misafirliğe gidilmez, misafir kabul edilmezdi. Daha keyifli bir aktivite olmayınca, Derya ders çalışmayı oyun haline getirmişti. Yeni kitap kokusu, rengârenk kalemler, farklı silgiler onu heyecanlandırmaya yetiyordu.

Bir yapboz keyfiyle ders çalışmasından olsa gerek, girdiği tüm sınavlarda başarılı olmuştu. Derece yaparak kazandığı üniversite ise onu hayal kırıklığına uğratmıştı. Yüksek beklentilerle gelmişti üniversiteye. Düşünmeye, araştırmaya daha fazla vakit ayırabilecek, benzer hedefleri olan insanlarla birlikte çalışıp hem kendisine ve hem de başka insanlara fayda sağlayabilecekti. İşler umduğu gibi gitmemişti… Sınav saatindeki değişikliği söylemeyen arkadaşlar, not paylaşmaktan kaçınan, bildiğini saklayan, kendisinden yüksek puan alan birilerine tahammül edemeyen çok insan vardı etrafında. Bazıları da neden orada olduklarından bile habersizdi. Gerçek anlamda bir hedefleri olmadığı için, her gün farklı bir tüketim ortamında zaman öldürüyorlardı. Ya bulunduğu yeri, hayat amacı haline getirecek kadar hırslı ya da neyi neden yaptığını bilmediği için umursamaz olan insanlar vardı etrafında. 

Sınav

İlgili gibi görünenlerin gerçekte ilgilendiği neydi? Sınava çalıştın mı, kaç aldın, kaçıncı oldun, sınav nasıl geçti? Bir insan başkalarının sonuçlarıyla neden ilgilenirdi ki? Birilerinin kazancı bizim kaybımıza yol açmadığı gibi birilerinin kaybedişinden de biz kârlı çıkamazdık… Üstelik sonucu bu kadar istemek, istenen sonucu daha da uzaklaştırıyordu oysa…

Yine bir gün çalışma masasında otururken, karşısındaki kitap yığınına bakıp düşüncelere daldı. ‘Tüm bunlar ne için’ diye geçirdi içinden... İnsana verilen süre, bir gün dolar ve öyküsü biter. 

Öyküm bittiğinde nasıl anılmak isterim? 

Tüm bu yaptıklarımı neden yaptım? 

Bir ömür, sebebinden keyif almadan, sonuç için çabalayarak tüketilmeli mi? 

Sebebimden keyif almadıysam eğer, sonuca ulaştığımda neyi kazanmış olabilirim? 

Ya da sonuç alamamış olsam da, sebebimden keyif aldıysam eğer, neyi kaybetmiş olabilirim ki? 

“İnsan, birilerinin sonuçlarıyla ilgilenirken neler kaybettiğini fark edemiyor.” diye düşündü. Yağmur yağarken başkalarının kovalarını ne kadar çok doldurduğuna bakan insan, kendi kovasını doldurmayı unutuyordu. Sonra da o sağanak yağmurda bile kovasının boş kaldığından şikâyet ediyor, başkalarının ne kadar büyük sonuçlar aldığını görüp, onların sonucunu istiyordu. Yapması gereken tek şeyin, kendi ortaya koyduğu sebeplerle ilgilenmek olduğunun farkına varamıyordu insan… 

Deneyimsel Tasarım Öğretisi der ki: “Başarı; bir hedefe ulaşmak değil, o hedefe giderken sınavlarını geçmektir.”

Sınav

İnsan bir hedefe vardığında tatmin olacağını zanneder. Oysa insanın yoldan aldığı keyif, hedefe vardığında aldığından çok daha fazladır. Yani önemli olan bir yere varmak değil, yolculuktan keyif almaktır. Bir dağ tırmanışında, belki de en az vakit geçirilen yer, dağın zirvesidir. O zirveyi anlamlı kılan, zirveye giden yolda yaşananlardır. Yolculuk keyifliyse, zirveye çıkamasa da karlı hisseder insan…

Hayatta hiçbir emek karşılıksız kalmaz. Hiç kimse, verdiğinden çok daha fazlasını almadan öyküden çıkamaz. Doğru sebepleri oluşturanlar için sonuçlar zaten garanti edilmiş.  Sınavı geçmenin yolu, bir sonuca ulaşmak değildir. İnsan olumlu sonuç alırken kaybedişte olabilir ya da olumsuz sonuç alırken aslında kazanıyor olabilir…

Derya, zihni bu düşüncelerle meşgulken, gözüne masasında duran bir kitap ilişti. Kitabı eline aldı, rastgele bir sayfayı açtı, kokladı ve gülümsedi. 

Yolda olmayı seviyorsan eğer, sebeplerin yüzünü güldürmeye yetiyorsa, sonuca ulaşsan ne fark eder, ulaşmasan ne?

***

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur.

İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.

"Kim Kimdir", "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" Programları ile bu amaca katkı sağlar.

Deneyimsel Tasarım Öğretisinde anlatılan tüm bilgiler, gerçek bilgiler olup, tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.

***



35 yorum:

  1. Kaleminize sağlık 💐

    YanıtlaSil
  2. Ellerinize sağlık...Yazıyı bitirdim ve dilime/aklıma pelesenk olmuş şu soru takılı kaldı: "Sebebinden keyif almadıysam eğer, sonucuna ulaştığımda neyi kazanmış olabilirim?"

    YanıtlaSil
  3. 👏👏✨✨✨✨

    YanıtlaSil
  4. Kaleminize sağlık ✨✨✨🎊👏✨

    YanıtlaSil
  5. Ne güzel bir yazı. Çok anlamlı ve çok akıcı. Ellerinize sağlık

    YanıtlaSil
  6. belki de en az vakit geçirilen yer, dağın zirvesidir. O zirveyi anlamlı kılan, zirveye giden yolda yaşananlardır. Yolculuk keyifliyse, zirveye çıkamasa da karlı hisseder insan…

    Çoook anlamlı. Sağolun

    YanıtlaSil
  7. sonuca çok fazla odaklanınca, sebeplerden keyif almak bir yana, sebep oluşturmak bile zorlaşıyor. doğru sebepleri oluşturunca sonucun garanti olduğunu unutuveriyoruz.. elinize sağlık,

    YanıtlaSil
  8. kaleminize yüreğinize sağlık çok güzel. mesele bir yere varmak değil oraya giderken mutlu olmak :) teşekkürler

    YanıtlaSil
  9. Emeğinize kaleminize sağlık:) sadece sebep oluşturmamız gerektiğinden ne de güzel bahsetmişsiniz.

    YanıtlaSil
  10. Yolda olmayı seviyorsan eğer, sebeplerin yüzünü güldürmeye yetiyorsa, sonuca ulaşmasan be farkeder ulaşsan ne? Emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
  11. Yazı çok güzel olmuş, sebeplerden keyif alabilmek dileğiyle..

    YanıtlaSil
  12. Hedefe varmaya çalışırken yolculuktan keyif almak... sonucu düşünmeden sadece sebebe odaklanmak.. çok kıymetli anahtar cümleler.. Her bir cümle insana başka kapılar açıyor. Teşekkürler 🌸

    YanıtlaSil
  13. İnsanı motive eden gerçekten düşündüren bir yazı olmuş. Çok güzel anlatmışsınız 👍👏

    YanıtlaSil
  14. İlknur Korkusuz24 Kasım, 2022 09:46

    Yanınızda geçen dağın zirvesinde insan ne kadar vakit geçirebilir ki örneği ne anlamlı bir metafor olmuş . İnsanın hırsla geçen ömrüne bir dur düşün, neyi yük ediniyorsun bak diyen ...Emeğinize sağlık.

    YanıtlaSil
  15. Kaleminize sağlık ne kadar güzel bir yazı olmuş🌼

    YanıtlaSil
  16. Emeğinize sağlık. Verdiğiniz önemli stratejiler için çok teşekkürler 🌸

    YanıtlaSil
  17. Kaleminize sağlık 🌸

    YanıtlaSil
  18. Sebeplerimizi bulup onlara odaklanabilmek ümidiyle

    YanıtlaSil
  19. Kaleminize sağlık

    YanıtlaSil
  20. Hiç kimse, verdiğinden çok daha fazlasını almadan öyküden çıkamaz…

    YanıtlaSil
  21. O halde hadi sebep oluşturayım dedirtiyor… İnsan bir sonucu elde ettiğinde mutlu olacağını zannediyor ama gerçek öyle değil… gerçek sebeplerden oluşuyor ☺️

    YanıtlaSil
  22. Yüreğime su serptiniz …

    YanıtlaSil
  23. Çok manidar bir yazı. İnsanoğlu o kadar aceleci ki hep sonuca ulaşmak derdinde. Ama bunu yapmaya çalışırken ne çok şey kaçırıyor farkında bile değil ne yazıkki

    YanıtlaSil
  24. “Başarı; bir hedefe ulaşmak değil, o hedefe giderken sınavlarını geçmektir.”

    Başarıyı yanlış anladığımız için ne kadar boş şeylerle uğraştığımızın farkında değiliz. Gerçeğini ne güzel anlatmışsınız teşekkürler 🌺

    YanıtlaSil
  25. Emeğinize sağlık, unutulanları hatırlattığınız için...

    YanıtlaSil
  26. Anlamlı bir yazi...

    Kaleminize saglik 🍀

    YanıtlaSil
  27. İnsanı ne kadar rahatlatan, yüreğine ferahlık veren bir yazı olmuş. Çook teşekkür ederim, elinize sağlık 🌺

    YanıtlaSil
  28. Sonuçların kimden olduğunu idrak etmek dileğiyle 🙏🏻

    YanıtlaSil
  29. Yapıp ettiğini keyifle yapan, yüzü gülen insana bakınca sana da keyif veriyor. O keyfi yayanlardan olmak… Neden olmasın?

    YanıtlaSil
  30. Bulunulan süreci verimli kılmadıktan, hakkını vermedikten sonra sonucun bir anlamı kalmıyor. Sonucu anlamlı kılan süreçteki tepkilerimiz,eylemlerimiz, sabrımız,samimiyetimiz.. Yoksa görüneni de göremiyor ne yazık ki insanoğlu.

    Kaleminize sağlık, çok anlamlı bir yazı olmuş💐

    YanıtlaSil
  31. " olumlu sonuç alırken kaybedişte olabilir ya da olumsuz sonuç alırken aslında kazanıyor olabilir…"
    Varmaya çalıştığım bir yer varsa; yolda çıkanlar çok heyecanlandırıp, çok üzmemeye başlıyor. Çok teşekkürler 🌿

    YanıtlaSil
  32. Zirvede uzun süre kalmazsın bir saat desek ama 10 saat zirveye çıkmak için uğraştın. O yüzden bir şeyin sebebinden keyif almıyorsan sonuçtan keyif alamıyorsun...

    YanıtlaSil