GERÇEKTE EVLİ OLMAK NEDİR?
İnsan ne zaman
kendini evli hisseder?
Evlendiğinde
hemen olur mu bu, yoksa zaman mı lazım?
Ne kadar zaman gerekir
insana, 10 yıl, 20 yıl?
İmzayı attığı gün
evli olmayı seçip, bekarlığı bırakmayı da seçtiği gün olur mu?
Bir kadını
seçerek diğer tüm kadınlardan vazgeçtiğini ilan ettiği gün müdür o gün?
Seni kendim gibi bileceğim, demiş olur mu insan bir imza ile?
Ne gerekir
gerçekten evli olmak için?
Ahmet sadece imza
atmıştı hiç bir seçim yapmadan. Evlenmişti ama hala eski kız arkadaşı ile
görüşüyordu. Arkadaşları ile gece takılıyor, istediği zaman dönüyordu eve. ”Evet
evlendim kanka kabul ama bu hayatımdan da vazgeçtiğim anlamına gelmiyor değil
mi?” derdi kahkahalar arasında. Bu kadar çalışıyordu biraz da eğlensindi yani. Hem
ayrıca karısı da gidebilirdi istediği yere onu tutan mı vardı? İnsanın kendi dünyası olmalı, ne yani sadece
babası gibi karısının kocası mı olsundu?
Zeynep ise tam
tersiydi. Her lafı
Ahmet ile başlar, Ahmet ile biterdi. Onsuz bir lokma yese bir kısmını da
kocasına ayırırdı. Her hareketinde Ahmet bunun için ne düşünür, der. Her aldığı
kıyafeti Ahmet beğenir mi acaba, diye alırdı.
Sahi insan
evlenince ne olur? Biter mi
gerçekten hayatı? Her şeyi rapor etmesi gereken bir memura mı dönüşür yoksa? Ya
o zorluklarla kazandığı parasına ortak olunması mıdır adalet? Peki tüm
arkadaşları geride mi bırakmak gerekir?
Lezzetli bir
çorba istediğimizde kendisi bir yana suyu bir yana giden çorbayı seçer miyiz?
Altında topak topak yoğurt kalmış ayranı karıştırmaya çalışırız sallayarak. Telvesi
ayrı kendi ayrı giden kahve değildir lezzetli kahve dediğimiz. Bir kahveyi
suyun içine koyup iyice karıştırdığında nasıl artık geri ayıramazsan suyunu
kahvesini, evlilikteki keyif de eşlerin birbiriyle karışınca çıkar. Herkesin
kendi lezzetini getirdiği ve beraber yeni bir lezzet oluşturdukları çorba gibi.
Sadece gözlerle,
dudak kıvrımının hareketi ile anlaşacak hale gelmek için önce seçimde net olmak
sonra da bol bedel gerekir. Yolsa kahvenin telvesi takılıverir boğazına. Oysa
bulamazsın o tam karışmış kahvenin tadını başka hiçbir içecekte.
Peki biz
hangisini seçtik? Kaynaştık mı birbirimize yoksa hala bekarlığımızdan
vazgeçmedik mi?
***
Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur.
İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.
"Kim Kimdir", "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" Programları ile bu amaca katkı sağlar.
Deneyimsel Tasarım Öğretisinde anlatılan tüm bilgiler, gerçek bilgiler olup, tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.
***
sahi gerçekte sevgi ne idi :) çok düşünürücü bir yazı, günümüz ilişkilerinize özetlemiş. kaleminize sağlık
YanıtlaSilNe güzel ifade edilmiş bir yazı. Kaleminize sağlık hocam 🌸🙏🏼
YanıtlaSilNe kadar da güzel özetlenmiş...
YanıtlaSilElinize sağlık
Bİr olmayı, birleşen olmayı ne de güzel bir örnekle anlatmışsınız.. kaleminize sağlık..
YanıtlaSilDüşündürücü bir yazı olmuş kaleminize sağlık. Hepimizin lezzetini getirdiği, lezzetlerin kaynaştığı evliliklerimiz olur inşALLAH😇
YanıtlaSilBana düşen payıma razı mıyım? Yoksa aç gözlü müyüm?
YanıtlaSilAynı anda her şeye sahip olamıyoruz, oldurmaya çalıştığımızda sorunlar baş gösteriyor. Hayatta doğru vazgeçişleri yapabilir olmak gerekiyor. Kaleminize sağlık... :)
YanıtlaSilEvlilik çok iyi aktarılmış.. Çorba ve kahve ile de betimlenmiş emeğinize sağlık bilinç açıcı bir yazı olmuş..
YanıtlaSilSahi gerçek sevgi neydi?
YanıtlaSilKaleminize sağlık
Somut örneklerin soyutu çok güzel açıkladığı bir yazı olmuş. Emeğinize sağlık
YanıtlaSilÇok anlamlıydı, elinize sağlık 🌸
YanıtlaSilYoğurt ve salatalık gibi birleşince cacık olabildik mi? Farklılaşabildik mi?
YanıtlaSilKaleminize sağlık ne güzel bir yazı olmuş🌸