KAPLUMBAĞA İLE TAVŞAN
Güneşli bir günde, bizim kaplumbağa ormanda gezintiye çıkmış, gezinti demişken gezmeyi de normalde pek sevmezmiş, annesi zorla yiyecek aramaya göndermiş. Yavaş yavaş yürürken ormanın en hareketlilerinden tavşanla karşılaşmış. Tavşan da hiç yerinde durmazmış.
Sürekli gezer, hoplar, zıplarmış. Tavşan, "Hadi yarışalım, eğlenelim."
demiş. Kaplumbağa ise, "Aman ne gerek var şimdi." diye cevap vermiş.
Zaten annesi zorla çıkartmasa, yuvasından başını uzatası yokmuş. Tavşan bu
durur mu, ısrar etmiş, zaten yarışı kazanacağına da eminmiş.
Bu masalı hatırladığınız değil mi?
Elbette ki bu masalı çoğumuz
biliyoruz. Peki, benzeri öykülerin de hep gözümüzün önünde olduğunu biliyor
muyuz?
Hayatta hepimizin farklı ama
benzer özellikleri var. Bazı insanlar aynı kaplumbağamız gibi, bir işe
başlamakta zorlanırlar, yeni şeylere girmek istemezler, "Aman canım, ne
gerek var şimdi, rahatımızı bozmaya." derler. Bazıları da aynı tavşanımız
gibi, "Şunu yapalım, buraya gidelim, yeni bir yer varmış görelim."
isterler ama onlar da sonunu getiremeden yeni bir şeylere dalıp giderler.
Kaplumbağalar ise tıpkı masaldaki gibi zor başlarlar ama başladıkları işi
sonuna kadar devam ettirirler. Onların meselesi başlayabilmekte gizlidir.
Harekete başlamak, yeni bir şeyler yapmak, düzenini bozmak zor gelir onlara.
Ama tavşanlar öyle mi, onlar hep bir yenilik hep bir hareket derdinde.
Elbette ki, tavşan gibi olmanın
da kaplumbağa gibi olmanın da iyi tarafları var. Mesele sadece tavşan gibi ya
da sadece kaplumbağa gibi kalmamak. İnsanın hayatta bir şeyler başarabilmesi
için, kendine koyduğu hedeflere ulaşabilmesi için hem tavşan gibi hem de
kaplumbağa gibi olması gerekir. Tavşanlarımız, hamlede, bir işe başlamada çok
iyidir ama devam ettirmekte zorlanırlar. Bir hedef koyduğumuzda başlamak
önemlidir ama devam ettirmek başarmak için gereklidir. Kaplumbağalarımız
başlasa devam ettirecek ama başlamakta sıkıntı çekerler. Devam ettirebilmek
için başlamak gerekir. Hayatta kaplumbağalar ve tavşanlar olarak iç içe
yaşıyoruz. Bazen bir evin içinde, bazen bir okulda aynı sırada, bazen de bir yastığa
baş koyuyoruz. Bu kadar dip dibe olmamız boşuna değil. Bu hayatta tavşanların
kaplumbağadan öğrenecekleri, kaplumbağaların da tavşanlardan öğrenecekleri var.
Tavşanlar, kaplumbağaların özelliklerini fark edip kendilerine kattığında,
kaplumbağalarda tavşanların özelliklerini kendilerine kattığında hayatta daha
başarılı olurlar.
Hayatta bizi mutluluğa ve
başarıya götürecek hedeflerimizde, hamlelerimizde tavşanlar gibi başlayabilip,
kaplumbağalar gibi bitirebilmek dileğiyle...
***
Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur.
İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.
"Kim Kimdir", "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" Programları ile bu amaca katkı sağlar.
Deneyimsel Tasarım Öğretisinde anlatılan tüm bilgiler, gerçek bilgiler olup, tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.
***
Karizmanın gücü adına :) Teşekkür ederiz.
YanıtlaSilKaleminize sağlık ne güzel bir yazı olmuş
YanıtlaSilGüzel bir benzetme olmuş. Emeğinize sağlık.
YanıtlaSilO kaplumbağa azimle tavşanı geçiyordu dimi hocam. :) başlamak ve devam etmek. Kaleminize sağlık hocam
YanıtlaSilKaplumbağadan deneyim transferiii hımm bu fikir hoşuma gitti : )
YanıtlaSilÇocuğa yeni hikaye yükleniyor elinize sağlık :)
YanıtlaSilKaplumbağa veya tavşanın yeri geldiğinde aynı bünyede aktive olması dileğiyle …
YanıtlaSilBaşlayıp sonunu da getirebilenlerden olmak dileği ile... kaleminize sağlık..
YanıtlaSilKaplumbağa ve tavşan nasıl karizma olur? Birbirlerinden kendilerine katarak :))
YanıtlaSilKaleminize sağlık hocam 🌹
Yeni Kk girişim ☺️☺️☺️ ne güzel bir yazı olmuş kaleminize sağlık 🤩
YanıtlaSil