SOSYAL SORUMLULUK PROJELERİ

KONTROLÜMDE, KONTROLÜMDESİN, KONTROLÜMDELER

 



KONTROLÜMDE, KONTROLÜMDESİN, KONTROLÜMDELER

 İnsan neden kontrol etmek ister? 

Kaygıyla başa çıkmakta kullandığımız bir yöntem: Kontrol altına almaya çalışmak. Ancak böylece başımıza geleceklerden, sonuçlardan emin olabileceğimizi düşünürüz. İşlerin kontrol altında olması; olumsuz bir durumla karşılaşmayacağımızı, her şeyin yolunda gittiği hissini garantiler bir nevi. Hani, çoğumuz yaparız ya:

  • Evden çıkmadan önce ocakların altını...
  • Ütüyü fişe bırakıp bırakmadığımızı...
  • Çocuğun uyurken arada bir üzerini...
  • Gözümden yaş geldi, akmış olabilecek rimeli...
  • Projenin son halini tekrar tekrar...

Kontrol ederiz...Eminlik hissi oluşturduğundan olacak ki işe çok yarar çünkü insanın içini rahatlatır, “Oh, her şey kontrol altında, şimdi işime dönebilirim.” Özellikle, sebeplerin insanın kendi elinde olduğu konularda, kontrol etmek düzeni ve akışı da sağlıklı kıldığından işimize çok yarar:

  • İşçilerin maaşlarını eksik yatırmadığını, 
  • Güvenlik görevlisinin içeri giren çıkanları, 
  • Sınav evraklarını tam sayıda teslim aldığını...


İnsanın kendi sorumluluklarının gidişatı ile ilgili prosedür davranması ve işlerini yönetmek istemesi çok normalken, insan neden sebepleri kendine ait olmayanı de kontrol etmek ister?

Mesela...

Bazen başkalarını…

  • Markete yolladığımız kocamızı arayıp: "Bak, domatesi unutma!"
  • Okuldan dönecek çocuğumuzu arayıp: "Hırkanı unutma!"
  • Çalışanımıza yazılı bildirmiş olmak yetmezmiş gibi bir de sözlü: "Son teslim tarihini kaçırma."
  • Evde gün düzenleyen kızımıza: "Sakın 5 çeşitten az yapma."
  • Ya "hayır" derse? Ne yapıp edip "evet" dedirtmeliyim...
  • Barıştırayım ki şu huzursuzluk bir bitsin...

Bazen de başımıza gelen olayları…

Yine aynı sebepten kontrol etmek istiyor olabilir miyiz? Her şey yolunda gitsin… Peki, eşimiz domatesi, çocuğumuz hırkasını unutsa ya da barışmasalar en kötü ne olur ki? Tekrar gidip alacak olan onlarsa ya da çalışanımız sorumluluğunu geç yerine getirse bedelini o ödeyecekken bize ne oluyor da insanların davranışlarını ya da olayları yönlendirmeye çalışıyoruz? Çoğu zaman insan, başkalarının ve olayların kendini olumsuz yönde etkileme gücü olduğunu düşünür. “Onun yaptığı hatalı davranış beni etkiliyor ama” der.

  • Eğer benden önce derse giren hoca konuyu anlatmış olsaydı ben zorlanmazdım...
  • Annenlere yakın oturmasaydık daha mutlu olurdum...

Böyle algıladığı için de istenmedik sonuçları yok etmek adına kişileri, olayları kontrol etmeye çalışır. “O derse o hoca girmesin, şu girsin” “Bu evi değiştirelim” diye mücadele verip çevredekilere de muhalefet olur çoğu zaman. Kişileri ve olayları değişse sanki problemi yok etmeye gücü varmış gibi düşünür. Halbuki, başka hocada da başka sıkıntı yaşanabilir, başka evde de başka sıkıntı… “O değil de bu sıkıntı çıktı” şeklinde bakmakta payına düşene razı olmakta zorlanır. Hayatın sadece avantajlarını yaşamak isteyip her avantajın bir dezavantaj ile geldiğini unutur. 

Sahi, birilerinin ya da olayların bizleri etkileme gücü var mı?

Eğer duvarda priz olmasa o duvara kim fiş sokabilir ki? İşin aslı, bizdeki zaafa denk gelmeyen bir dış kuvvetin bizi etkileme gücü olmadığıdır. Eğer öyle olsaydı aynı olayı yaşayan kişiler aynı tepkiyi vermeleri gerekmez miydi? Kimi insan evini kimi işini kimi de statüsünü kaybettiğinde büyük tepkiler verirken bizim içinse bunlar değil de sevdiklerimizle aramızın bozulması derinden üzücü olabilir. Öyleyse, aynı olay iki kişiyi farklı etkilerken bu nasıl olayla ilgili olabilir? Belki de başkalarının davranışları ve olaylar bize bizi göstermek için gelen işin özünde nötr dış faktörlerdir… Öyle ki, ancak algımızı değiştirdiğimizde, problemlere düşman kesilip tepki göstermek yerine önce kabul edip uyum sağlayarak kontrol etme isteğimizden kurtulabiliriz…




***

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur. 

İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.

"Kim Kimdir", "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" Programları ile bu amaca katkı sağlar.

Deneyimsel Tasarım Öğretisinde anlatılan tüm bilgiler, gerçek bilgiler olup, tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.

***


22 yorum:

  1. Insan herseyi kendi başardığını düşündüğü için, istemedi yapabileceğine inandığı için, sonuç konusunda söz sahibi olduğunu düşündüğü için, Teslim olmasını bilemediği için...
    Ne güzel anlatılmış...
    Kontrol- Kontrol- Kontrol..... sonuç olmayınca travma, şikayet, isyan...

    YanıtlaSil
  2. Demekki bizdeki zaaflar kontrol etme isteği doğuruyor.emeginize kaleminize sağlık 💐

    YanıtlaSil
  3. Başkalarının bizi etkileme gücü olmadığını anlayabilmek çok şeyi değiştirir...

    YanıtlaSil
  4. Kontrol edecegimiz tek kişi kendimiz olduğunu bir kez daha hatırlattığınız için teşekkür ederim

    YanıtlaSil
  5. Karşımıza çıkan her şey bizim gelişmemiz için, bize şifa. Kontrol etmeye çalışmak ise sadece o gelişime engel koymak demek.
    Elinize sağlık hocam 🌸🖊️

    YanıtlaSil
  6. Ah keşke her şeyin bizim kontrolümüzde olmadığını bir anlayabilsek...

    YanıtlaSil
  7. Başkalarını kontrol edebilecegini zannetmesi insanın ne acı maalesef. Kaleminize sağlık

    YanıtlaSil
  8. Bu şekilde kontrol etmek insanı yoruyor farkında olmadan. Akşam uyumadan önce insan hiç bir şey yapmasa da kendini yorgun hissediyor. Kabul etmek gerek sanırım, su gibi aksın gitsin...

    YanıtlaSil
  9. Bu şekilde kontrol etmek insanı yoruyor farkında olmadan. Akşam uyumadan önce insan hiç bir şey yapmasa da kendini yorgun hissediyor. Kabul etmek gerek sanırım, su gibi aksın gitsin...

    YanıtlaSil
  10. Biz eğer sebeplerimizi değiştirirsek sonuç ondan sonra değişir ve biz sadece kendi kontrolümüzde olanları yapabiliriz kontrol dışı olanlarla uğraşmak sadece bizi daha da aşağıya çeker...

    YanıtlaSil
  11. Ne kadar da sade ve güzel anlatılmış :)

    YanıtlaSil
  12. İnsan kontrol edebilirse her şey hallolacak zannediyor ya... Ne kadar büyük bir yanılgıymış. Kendisiyle ilgili olman olayları kontrol etmeye çalışmak stresten başka bir şeye yaramıyormuş.

    YanıtlaSil
  13. Nereye kadar her şeyi kontrol edebilirki insan! Diyelimki çocuğunu yaşı küçük diye kontrol etti ya yetişkin olduğunda? ?hocayl aaran iyi seviyor seni ama sınavda ne soracağını kontrol edebilir misin? Ya da o gün sen yolda yürürken gelip bir arabanın sana çarpmasını? Ya da bugünkü hava durumunu? Hangi birini kontrol edebilirsin ki? Kaleminize sağlık..

    YanıtlaSil
  14. İnsan kendini kontrol edemeyince ister istemez başkalarını kontrol etmeye kalkıyor. Sonuç stres ve mutsuzluk...

    YanıtlaSil
  15. Eğer duvarda priz olmasa o duvara kim fiş sokabilir ki? İşin aslı, bizdeki zaafa denk gelmeyen bir dış kuvvetin bizi etkileme gücü olmadığıdır.

    Ne kadar güzel bir bakış açısı. Çok teşekkür ediyorum. Emeklerinize sağlık 🌿🌺

    YanıtlaSil
  16. İnsan kendine ait olan sorumlulukları yerine getirse etrafındakiler de buna göre şekil alacak belki de…

    YanıtlaSil
  17. İnsanın tuzağı her şeyi kontrol altına alabileceğini sanması…sonuçlar emin ellerdeyken her şeyi kontrol etmek istemek neden?..

    YanıtlaSil
  18. Kontrol kontrol kontrol sonu gelmiyor

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ayrıştırıcı olmak ne kadar kıymetli..sadece kendi payıma düşen şeyleri kontrol altında tuttuğumda insanın zihni rahatlıyor..

      Sil
  19. İnsan uyum sağladığında bambaşka kapılarda açılıyor 🍀 Emeğinize sağlık🌸

    YanıtlaSil
  20. İnsan uyum sağladığında bambaşka kapılar açılıyor🍀 Emeğinize sağlık🌸

    YanıtlaSil
  21. sonu gelmeyen kontrol isteği.. peki nereye kadar?
    kaleminize sağlık..

    YanıtlaSil