Evet mi? Hayır mı?

EVET Mİ? HAYIR MI?

İnsan, sıkıntılı dönemlerden geçerken yaşadığı şeyin hiç geçmeyeceğini zanneder. Yüreğinin daralması, gözündeki yaşlar, nefesinin kesilmesi gibi hisleri kalıcı olarak düşünür ve bu durumlara tekrar tekrar üzülür. 

• Mutlu olduğu zamanlarda da yüreğinin atışı, yerinde duramayışı… 
• İlk aşkında yaşadığı karın ağrısı, midesinde uçuşan kelebekler…
• Üniversite mezuniyetinde, kepini havaya atarken yaşadığı mutluluk... 
• İlk işi ve aldığı terfilerde kendiyle duyduğu gurur…
• Yol arkadaşını bulduğu an, düğünündeki o heyecan…
• Bebeğini ilk defa kucağına alışında hissettiği huzur…

Mutlu olduğumuz anlar hiç geçmesin, bitmesin isteriz. Üzüntülü anlarımızdan ise hemen kurtulmak isteriz. Mutluyken ne kadar hızlı geçiyorsa, üzgünken de bir o kadar yavaş geçer zaman. Günler aylar gibi gelir, zaman sanki duracak ve hiç geçmeyecek gibi düşünürüz. O bunalmışlık ile vermemiz gereken doğru tepkilere odaklanmak yerine hatalar yaparız. Çünkü insan duyguları aktifleştiğinde geçici olanı kalıcı zannetmeye başlar.

Peki, hangisi o andaki gibi kaldı gerçekten?

Mutluluk dolu anlar, duyulan memnuniyet, hissedilen utanç, kaybedilen bir yakının acısı…

Hiçbiri öylece kalmadı…

Nereden anlıyoruz bunu? 

Mesela; doğadan… Her gün gözümüzün önüne serilen delillerden… 

Açan her çiçek,

Daldaki meyve,

Mevsimler,

İlkbaharın cıvıltısı,

Yazın bunaltıcı sıcağı, 

Sonbaharın rüzgarı,

Kışın ayazı…

Hangisi kalıcı?

Hepsi zamanla geçmedi mi?

Doğan her çocuk, büyümüyor mu?

Yaramazlıkları,

Akıllı, uslu halleri,

Sonu gelmeyecek sanılan soruları,

Ağlamaları,

Gülme krizleri,

Hangisi kalıcı?

Hepsi zamanla geçmedi mi? 

Peki ya iş hayatı? 

İlk iş günündeki o heyecan, 

Başlardaki çıraklık ahvalleri, 

O çok heyecanlanılan toplantıda sırtından dökülen ter,

Hiç bitmeyecekmiş gibi yığılan işler,

Akşam ve hafta sonu mesaileri,

Ya da “ Ne oluyor yahu, nedir bu boşluk!” dedirten daha sakin zamanlar, 

En zor projelerde gelen “ Bu işler bitmez, muhtemelen ben biteceğim!” düşüncesi, 

Ya da satışların bol olduğu, 

Müşterilerden bolca evet duyulduğu, 

Hatta müşterilerin senin peşinden koştuğu, 

Bazen de işlerin kesat olduğu, 

Neredeyse çaldığın her kapının yüzüne kapandığı,

Maddi olarak iyiye gitmek yerine, gerileyip zarar edilen günler… 

Hangisi kalıcı?

Hepsi zamanla geçmedi mi? 

Peki ya sağlık?

Çocukken çok şeker yemekten ağrıyan karnın, çürüyen dişin,

Tebeşir tozu yutup çıkardığın ateşin,

Bisikletten düştüğün için kırılan kolun, 

Ergenlik döneminde yüzünü saran sivilceler, 

Bacağını kanepeye çarptığında oluşan morluk,

Patates kızartırken sıçrayan yağın bıraktığı yanık acısı, 

Güzelliğin ya da yakışıklılığın,

Yokuşları zıplaya hoplaya çıktığın gençliğin, diriliğin…

Hangisi kalıcı?

Hepsi zamanla geçmedi mi? 

Peki ya hayat...

Hangi başlayanın ardından “ Vay canına bu da bitti?” denmedi.

Ya da hangi doğan ölmedi?

Hangi ölen için; “ Daha dün beraberdik, yalan gibi…” cümlesi söylenmedi.

Her başlayan biter, her doğan ölür.

Her şey gibi hayat da geçici…

Peki, bu kadar geçici olan hayatı sen nasıl değerlendirdin? 

• Hangi kalıcı davranışlar geliştirdin?
• Koca bir ömre ne sığırdın mesela? 
• Herkes sevilmek, saygı duyulmak isterken, sen ne kadar sevilesi oldun? Ne kadar saygı hak ettin? 
• Ne kadar güvenilir bir dosttun?
• İnsanlara ne kadar faydan dokundu, ne kadar neşe kattın hayatlarına?
• Ne kadar iyi evlat oldun? Nasıl bir evlat yetiştirdin? Ya da kendine bunu ne kadar dert ettin?
• Kendin gibi çalışanın, patronun, komşun, evladın, ekip arkadaşın, dostun, annen-baban olsun ister miydin? 

Hayır mı? Evet mi? 

Cevabın “Evet” ise; yaptıklarını çeşitlendirip daha kaliteli yapmaya ne dersin?

Cevabın “Hayır” ise; hiç zaman kaybetmeden harekete geçebilirsin.

Çünkü sahnen hala kurulu ve orada dilediğin sunumu yapabilirsin… 

***

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur. 

İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.

"Kim Kimdir", "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" Programları ile bu amaca katkı sağlar.

Deneyimsel Tasarım Öğretisinde anlatılan tüm bilgiler, gerçek bilgiler olup, tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.

***