Sınav Bitti. Peki, Şimdi?

SINAV BİTTİ. PEKİ, YA ŞİMDİ?

Sınavlarla ilgili sürecimiz okuma-yazma öğrendikten hemen sonra başlar. Önce iyi bir ortaokul, sonra lise ve en nihayetinde ileride yapmayı düşündüğümüz mesleğin okulu olacak üniversite… 

Yavaş yavaş alışırız bu sürece. Önce ortaokul sınavları için zorlarız kendimizi. Ardından lise sınavları gelir. En zoru da üniversiteye giriş sınavı olsa gerek. Daha lise son sınıfa gelmeden başlar kaygısı. Yaz tatilinden kırparak okula erken başlanır. Sonraki yıl ise sporcuların hedefe koşması gibi olur… Bütün gündem sınavdır artık. Öyle arkadaşlarla saatlerce sohbetler, doyasıya film keyfi ya da evdekilerle bir yere gitmek nadiren olacak şeylerdir. Çok sevdiğin arkadaşınla kahve içmek bile artık çok zordur.

Artık en yakınındaki kişi matematik öğretmeni, en sevilen aktivite ise sınav iyi geçtikten sonra yenilen yemektir. Ara ara sıkılmalar, bunalmalar, bu sene nasıl olacak acaba seneye mi kalsa demeler…

Ve nihayet o gün gelir. Arkadaşlar, kuzenler, akrabalar arar, komşu Melahat teyze bile eve gelip, dua ettiğini söyler. Farkında olmadan gerilim iyice artar. Sonunda kimlik ve sınav giriş formuyla kapıdan içeri girilir…

Ve, ta ta taaa! Artık aylardır hayali kurulan o final zamanı gelmiştir. Yani, “o sınavdan çıkınca” denilen zaman…

“Sınavdan çıkınca arkadaşlarımla buluşacağım.”

“Sınavdan çıkınca artık istediğim gibi dışarda bisiklet sürücem.”

“Sınavdan çıkınca hemen sinemaya gideceğim” gibi...

İşte şu an, o andır. İnsanın hemen kendini bir yerlere atası gelir. Kahve içilen mekanlar,  vizyona yeni girmiş filmler, gezip tozmalar, dışarıda vakit geçirmeler derken, gün akşamı bulur. Farklı bir heyecan olur insanın içinde. “Artık her şeyi yapabilirim” fikri...

Sabah…

Sabah uyanıp gözler açıldığında ufak bir boşluk hissedilir. Sanki aslında olması gereken bir şey vardır da onun eksikliğini yaşanıyordur. Evet evet! Kendisini o kadar ders çalışmaya alıştıran biri, yine ders çalışmak ister. Henüz odadan çıkarılmamış test kitapları göz önündedir ve çaktırmadan bir test bile çözülür. Neden bu boşluk yaşanır? Ya da nedir bu huzursuzluğun sebebi?

Çünkü insan bir şeyler için uğraşırken, bazen ulaşmak istediği şeyin hayali onu motive eder. Ve insan, sınav sonunda bu uğraşlardan kurtulacağını, bir daha asla test kitabına yaklaşmayacağı için mutlu olacağını zanneder. Oysaki mutluluk öyle bir şey değildir. Bazıları mutluluğu sınav sonrasında ararken, bazıları anlık olarak aldığı keyiflerde, bazıları karşı cinsle olan ilişkisinde, bazıları ise sahip olacağı evde, arabada, imkanlarda arar. Ancak mutluluk, öyle ansızın yaşanacak, insanı havalara uçuracak, sürekli aynı şeyi hissettirecek bir duygu değildir.

İnsan yapması gereken işleri yaptığında, hastalanıp iyileştiğinde ya da epeydir aramayan bir dostu aradığında da mutlu olabilir mi, evet. Aslında sınavdan çıkan kişinin yaşadığı mutluluk, içindeki huzur, sakinlik, sonucunu düşünmeden bedelini ödediği için hissettiği şeylerdi.

Evet, hayalini kurduğu sınav sonrası beklentilerini yaşamış, bazı aktivitelerle birkaç günü geçirmişti. ‘Peki, şimdi sınav sonrası ne olacak, ne yapmak gerek’ hiç düşünmemişti…

Deneyimsel Tasarım Öğretisi der ki; “Hayatta hiçbir şey sabit durmaz. Her şey hareket halindedir.” İnsanoğlu da buna ayak uydurur aslında. Sabahtan kalkar gece yatana kadar hareket eder. Bazı insanların hareketi az bazılarının ki daha fazladır.

Bu bitmeyen hareketlilikte,

İnsanın hedefi ne?

Ve aslında insan neye ulaşmak istiyor?

Hayatta her şey bir yerlere ulaşmaya çalışır. Kuşlar yiyeceğe, dereler denize,  yağmur tanesi toprağa ulaşmak ister. Tıpkı bir öğrencinin sınavdan iyi sonuç alıp üniversiteye ulaşmak istemesi gibi.

Hayat sadece okul sınavlarından ibaret değil. İyi bir kariyer, bir yabancı dili iyi derecede konuşmak, iyi bir evlilik, çocuk sahibi olmak, iyi bir ticaret yapmak, çok para kazanmak gibi birçok  hedef olabilir.

Ve her şey, bir amaca hizmet eder.

Peki, sınav bitti…

Şimdi?

***

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur. 

İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.

"Kim Kimdir", "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" Programları ile bu amaca katkı sağlar.

Deneyimsel Tasarım Öğretisinde anlatılan tüm bilgiler, gerçek bilgiler olup, tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.

***